2013 yılında 15-80 yaş arası bireylerin yalnızca %40’ı eşcinsel bir çiftin çocuğunu mutlu bir şekilde büyütebileceğini düşünürken, bu oran 2023’te %64’e yükseldi. Kadınlar arasında bu görüşü savunanların oranı %47’den %72’ye çıkarken, erkeklerde artış %32’den %56’ya ulaştı.

Bölgesel dağılıma göre en yüksek kabul oranı Almanca konuşulan bölgelerde görülürken (%65), bunu İsviçre Romandisi (%62) ve İtalyanca konuşulan bölgeler (%57) izledi.

Geleneksel Roller Zayıflıyor

Kadınların çocuk bakımında, erkeklerin ise evin geçimini sağlamada “doğuştan daha uygun” olduğuna dair geleneksel inançlar da son on yılda azalma gösterdi. 2013 yılında katılımcıların %39’u “erkeğin para kazanması gerektiğini”, %51’i ise “kadının çocuklarla daha iyi ilgileneceğini” düşünürken, bu oranlar 2023’te sırasıyla %24 ve %35’e düştü.

Katılımcıların %55’i, küçük çocuklu ailelerde iki ebeveynin de yarı zamanlı çalışmasını en uygun model olarak görüyor. Ancak uygulamada bu model yalnızca %13’lük bir oranda mevcut. En yaygın model, annenin yarı zamanlı, babanın ise tam zamanlı çalıştığı model olmaya devam ediyor (%46).

Bölgesel Farklılıklar

Yarı zamanlı çalışma modelinin en fazla destek gördüğü yerler Almanca (%56) ve Fransızca (%54) konuşulan bölgeler oldu. İtalyanca konuşulan bölgelerde ise bu oran %43. Tessin’de en çok tercih edilen model ise annenin yarı zamanlı, babanın tam zamanlı çalıştığı yapı (%41).

Babanın tek başına çalıştığı model ise ülke genelinde artık fazla desteklenmiyor. En az destek veren kesim ise İsviçre Romandisi olarak öne çıkıyor.

Araştırma, İsviçre toplumunun toplumsal cinsiyet rolleri ve aile yapıları konusundaki algısında önemli bir dönüşüm yaşandığını gösteriyor. Ancak toplumsal değişimin yasal ve pratik uygulamalara yansıması zaman alacağa benziyor.