
Uykusuzlukla mücadele edenler, genellikle suçlu olarak stres, kafein, alkol, bazı sağlık sorunları veya ilaçların yan etkilerini düşünür. Ancak General Psychiatry dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, kronik uykusuzluğun nedeni en azından kısmen bağırsaklarda saklı olabilir.
Yetişkinlerin yaklaşık %10’u düzenli olarak uykusuzluk yaşarken, %20’si ara sıra uykuya dalmakta zorluk, düşük uyku kalitesi veya gündüz yorgunluğu ve sinirlilik gibi sorunlar yaşıyor.
Daha önceki araştırmalar, bağırsak-beyin ekseni olarak bilinen mekanizma üzerinden bağırsak sağlığı ile uykusuzluk arasında bir bağlantı olabileceğini göstermişti. Yeni çalışma ise bağırsak mikrobiyomunun yapısının, uyku kalitesini etkileyebileceğine dair ön kanıt sunuyor.
Araştırmada yaklaşık 387 bin uykusuzluk hastasının genetik verileri ile 27 bin kişinin bağırsak mikrobiyomu verileri analiz edildi. Sonuçlar, uykusuzluk ile bağırsaktaki belirli bakteri türleri arasında karşılıklı bir ilişki olduğunu ortaya koydu. Yani bazı bakteriler uykusuzluk riskini artırırken, uyku bozukluğu da bu bakterilerin sayısını yükseltebiliyor.
On dört bakteri grubu uykusuzluk riskini %1–%4 artırırken, 8 grup riski %1–%3 arasında azaltıyor. Uykusuzluk yaşayan bireylerde yedi bakteri grubunun seviyesi daha düşük, 12 bakteri türünün seviyesi ise belirgin şekilde daha yüksek bulundu.
Bağırsak mikrobiyomu, vücudumuzda doğal olarak yaşayan ve hem sağlığa fayda sağlayan hem de zararlı olabilen bakteri, mantar ve virüslerden oluşuyor. Bu mikroplar, gıdaların sindirilmesine yardımcı oluyor, bağışıklık sistemini düzenliyor ve zararlı mikroorganizmalarla mücadele ediyor.
Araştırmacılar, bağırsak sağlığı ile uyku arasındaki ilişkinin mekanizmasını henüz tam olarak açıklayamıyor. Ancak bir teoriye göre, uykusuzluk serotonin ve dopamin seviyelerini etkileyerek bağırsakların bu nörotransmiterleri üretmesini tetikliyor.
Diğer olası mekanizmalar arasında bağışıklık sistemi düzenlemesi, iltihaplanma ve çeşitli moleküler süreçler bulunuyor. Araştırmacılar, “Uykusuzluğun bağırsak mikrobiyotası üzerindeki etkileri ve bunun tersi karmaşık bir çift yönlü ilişkiyi temsil ediyor,” diyor.
Çalışmanın bazı sınırlılıkları da var: Katılımcıların çoğu Avrupa kökenli, bu nedenle bulgular diğer popülasyonlar için geçerli olmayabilir. Ayrıca diyet ve yaşam tarzı gibi bağırsak sağlığını etkileyebilecek faktörler dikkate alınmamış.
Buna rağmen araştırmacılar, elde edilen verilerin uykusuzluğun tedavisinde probiyotik, prebiyotik veya fekal transplantasyon gibi mikrobiyom odaklı yaklaşımlara ilham verebileceğini belirtiyor.