
Akdeniz diyeti, kalp hastalıklarından bazı kanser türlerine kadar pek çok sağlık riskini azaltmasıyla biliniyor. Yeni çalışmada, bu diyeti uygulamanın diş eti sağlığını iyileştirdiği ortaya kondu. Dişler ve diş etleri, genel sağlığın önemli bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Periodontal hastalık olarak da bilinen diş eti hastalığı, kronik enflamasyon, kalp hastalığı, diyabet, kanser ve düşük doğum ağırlığı gibi risklerle ilişkilendiriliyor.
Araştırmada, Akdeniz diyetini uygulamayan ve özellikle kırmızı eti fazla tüketen İngilizlerin diş eti hastalığına daha sık yakalandığı görüldü. Bu kişilerde iltihapla bağlantılı protein seviyeleri de daha yüksek bulundu.
Buna karşılık, beslenme alışkanlıkları Akdeniz diyetine yakın olan kişilerde, yani sebze, meyve, baklagiller ve zeytinyağı ağırlıklı beslenenlerde, İnterlökin-6 (IL-6) ve C-reaktif protein (CRP) gibi enflamatuar belirteçler daha düşük seviyelerde tespit edildi.
King's College London araştırmacılarından Giuseppe Mainas, “Bulgular, dengeli ve Akdeniz tipi bir diyetin diş eti hastalığını ve sistemik enflamasyonu azaltma potansiyeline sahip olabileceğini göstermektedir” dedi.
Journal of Periodontology dergisinde yayımlanan çalışmada İngiltere’deki 195 hastane hastası incelendi. Katılımcılara diş muayenesi yapıldı, kan örnekleri alındı ve diyetleri hakkında anketler uygulandı.
Bu çalışma, Akdeniz diyetiyle bağlantılı olarak daha iyi kalp sağlığı, uyku kalitesi, zihinsel sağlık ve tip 2 diyabet ile bazı kanser risklerinin azalması gibi faydaları da destekliyor. Araştırmacılar, diyetin anti-enflamatuar özelliklerinin ağız sağlığındaki olumlu etkisini açıklamada önemli bir rol oynayabileceğini belirtti.
Mainas, diyet, enflamasyon ve diş eti sağlığı arasındaki bağlantının, diş eti hastaları tedavi edilirken bütüncül olarak dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünya genelinde yaklaşık bir milyar insan diş eti hastalığından etkileniyor. Kötü ağız hijyeni ve tütün kullanımı ise temel risk faktörleri arasında yer alıyor.
Diş eti iltihabı, diş etlerinde kanama veya şişme ile kendini gösteriyor ve ilerleyen vakalarda ağrı, ağız kokusu ve dişlerde sallanma gibi sorunlara yol açabiliyor.
Çalışmanın yazarlarından Luigi Nibali, bulguların dengeli beslenmenin diş eti sağlığının korunmasındaki rolüne dair yeni kanıtlar sunduğunu ifade etti. Ancak Nibali, kişiselleştirilmiş yaklaşımlarla diş eti sağlığını yönetmeye yönelik daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu da belirtti.