İsviçre’de konut sıkıntısının en yoğun yaşandığı yerlerden biri olan Zug, bu soruna çözüm üretmek için önemli bir adım attı. Şehir parlamentosu, şehir merkezinde bir arsayı satın alarak burada sosyal konutlar içeren bir yüksek katlı bina inşa edilmesini öngören 65 milyon franklık bütçeyi onayladı. Önerilen satın alma işlemi, parlamentoda geniş bir destek bulurken, halk oylamasına sunulması gerektiğini savunan azınlık bir görüş de tartışmalara damgasını vurdu.
Zug, İsviçre’de boş konut oranının en düşük olduğu kantonlardan biri. Bu nedenle, şehir yönetimi merkezi bir konumda bulunan boş bir arsanın değerlendirilerek konut krizine katkı sağlayacak bir projeye dönüştürülmesini büyük bir fırsat olarak görüyor. Şehir Finans Direktörü Urs Raschle, bu girişimi “bir daha ele geçmeyecek tarihi bir şans” olarak tanımladı.
Tüm siyasi partiler, projeye genel olarak olumlu baktı, ancak Yeşil Liberal Parti (GLP) bazı çekinceler dile getirdi. GLP, halkın böyle büyük bir bütçe harcaması konusunda doğrudan söz sahibi olması gerektiğini savunarak bir referandum talebinde bulundu. Ancak yapılan oylamada bu öneri yalnızca 12 oy alabildi ve gerekli 14 oya ulaşılamadığı için reddedildi.
Şehir parlamentosu, arsanın satın alınmasının doğrudan halk oylamasına sunulmasını gereksiz bir adım olarak değerlendirdi. Halkın projeyi ancak inşaat aşamasında değerlendirmesinin daha doğru olacağı yönündeki görüşler, özellikle FDP, SP, Alternatif-Yeşiller ve Merkez Parti’den geniş destek aldı. FDP’den Alexander Eckenstein, “Bu satın alma işlemi, şehir için büyük bir risk taşımıyor. Eğer arsa daha sonra satılmak istenirse, büyük ihtimalle daha yüksek bir fiyatla elden çıkarılabilir” diyerek kararın mantıklı bir yatırım olduğunu savundu.
Ancak GLP’den David Meyer, bu görüşe karşı çıkarak “65 milyon frank gibi büyük bir harcama için doğrudan demokrasi gereklidir. Bu, sadece siyasi nezaket değil, bir zorunluluktur” ifadelerini kullandı.
Alınan karar doğrultusunda, arsa satın alma süreci tamamlandıktan sonra şehir yönetimi detaylı bir inşaat planı üzerinde çalışacak. Eğer projeye karşı olanlar, halk oylaması talebiyle önümüzdeki 30 gün içinde 500 imza toplayamazsa, satın alma kararı kesinleşecek ve süreç hızlandırılacak.
Bu yeni konut projesi, Zug’daki konut krizini ne kadar hafifletecek bilinmez, ancak şehir için uzun vadeli bir konut politikası oluşturulmasında önemli bir kilometre taşı olarak görülüyor.