Oberried'de yaşayan bir kadın, oğlunun taşınacağı evde temizlik yaparken beklenmedik bir sorunla karşılaştı. Banyo musluğu kırıldı ve sıcak su kesintisiz akmaya başladı. Evde su taşma riski oluşunca, ev sahibine ve bina yönetimine ulaşmaya çalıştı. Ancak öğle saatlerinde kimseye ulaşamayınca, çaresizce acil durum tesisatçısı çağırdı.
Tesisatçı, sorunu hızla çözdü ve taşmayı önledi. Ancak ardından yönetim, acil durum servis ücretini (600 CHF) ve arızalanan musluğun değişim bedelini (300 CHF) karşılamayı reddetti. Gerekçeleri ise kiracının bekleyip, öğle tatilinden sonra yönetimle iletişime geçmesi gerektiğiydi.
Kadın, oğlunun sorumluluk sigortasına başvurdu. Sigorta şirketi acil durum hizmeti için ek ücretin kiracı tarafından ödenmesini, tamirat ve musluk değişim masraflarının ise ev sahibi tarafından karşılanmasını önerdi. Ancak yönetim, bu çözümü kabul etmedi.
Bu noktada kadın, hukuken haklı olup olmadığını öğrenmek için uzmanlara danıştı.
İsviçre Borçlar Hukuku'na göre kiracılar, kiralanan mülkte hasar oluşmasını önlemekle yükümlüdür. Bu, "zarar azaltma yükümlülüğü" olarak tanımlanır. Yani bir kiracı, acil durumlarda zararın büyümesini önlemek için gerekli önlemleri almak zorundadır.
Bu bağlamda kadın, su taşmasını ve olası büyük bir maddi zararı önlediği için, hukuki olarak doğru bir adım atmıştır. Üstelik, yönetimin acil bir durumda ulaşılabilir olması gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, kiracı yönetimin yerine hareket etmek zorunda kaldığı için, tesisatçının ücretini ev sahibinin ödemesi gerekiyor. Hukuki terminolojiyle, bu durum “yetkisiz iş yönetimi” (Geschäftsführung ohne Auftrag) kapsamına girer.