Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Kadınlar geri planda kalıyor
İsviçre hastanelerinde kadınlar yönetim kademelerinde az temsil ediliyor
İsviçre hastanelerinde üst düzey yönetim pozisyonlarında kadınların temsil oranı, erkeklere kıyasla son derece düşük. St. Gallen Üniversitesi’nin “Glass Ceiling Index” (cam tavan endeksi) raporuna göre, erkekler üst kademelerde kadınlardan yaklaşık iki kat daha fazla yer alıyor.

Özellikle hastanelerde bu oran çok daha çarpıcı: Endeks değeri 4,8, yani erkekler yönetim kademelerinde kadınlardan neredeyse beş kat fazla.

Cam tavan en sert hastanelerde

Raporun yazarlarından Ines Hartmann, kadınların alt kademelerde hâlâ güçlü şekilde temsil edildiğini, ancak yükselme sürecinde bir noktada engellerle karşılaştığını belirtiyor:

“Bu durum cam tavan olarak tanımlanıyor, çünkü görünür bir gerekçe olmadan kadınların ilerlemesi duruyor.”

Karşılaştırmalı verilere göre, cam tavan engeli teknoloji sektöründe daha ince, hastanelerde ise en kalın. Endeks değerleri şöyle:

  • Teknoloji sektörü: 1,2
  • İlaç & Med-tech: 1,4
  • Bankacılık: 2,6
  • Sigortacılık: 3,4
  • Hastaneler: 4,8

Erkek hâkimiyetli “Chefarzt” kültürü

Özellikle başhekimlik gibi üst düzey tıbbi yönetim görevlerinde erkekler baskın. Bazı kadın doktorlar, geleneksel rollerden dolayı söz almak istemedi. Onlara göre, “başhekim” kavramı her zaman her şeyi bilen, her an hazır ve sert bir lider ile ilişkilendiriliyor – bu da genellikle erkeklerle özdeşleştiriliyor.

Kadın doktorlar, üniversite hastanelerinde yoğun rekabet, yüksek baskı ve korku kültürünün hakim olduğunu, bu nedenle birçok kadının – hatta erkeklerin bile – bölgesel hastanelere veya kendi muayenehanelerine geçtiğini aktarıyor.

Terfilerde şeffaflık eksikliği

Araştırmaya göre, hastanelerde üst düzey yönetim pozisyonlarının sınırlı olması nedeniyle terfi süreçleri daha da kritik. Ancak çoğu zaman uzun süredir kurumda olan ve sadakati yüksek kişiler terfi ettiriliyor. Hartmann’a göre bu yaklaşım, “her zaman en nitelikli kişinin yükselmesini sağlamıyor.”

Araştırmacılar, şeffaf kriterler, net prosedürler ve karar süreçlerine birden fazla kişinin dahil edilmesi gerektiğini vurguluyor. Buna karşın, birçok kadın doktor, yaşça büyük erkeklerin genellikle kendilerine benzeyen genç erkekleri desteklediğini, kadınların ise geride bırakıldığını söylüyor.

Teknoloji sektörü örnek oluyor

Teknoloji sektöründe tablo daha farklı. Swisscard’ın IT direktörü Linda de Winter, 250 kişilik bir ekibi yönetiyor ve ekibinin yarısı kadınlardan oluşuyor. Ancak o da kariyeri boyunca birçok kez cam tavana çarptığını söylüyor.

İlk çocuğundan sonra işe döndüğünde, yöneticisinin kendisine “Work-Life-Balance’ına dikkat et” dediğini aktarıyor:

“Oysa iş-yaşam dengeme karar verecek tek kişi bendim.”

De Winter, destek bulamadığında iş değiştirdiğini, ama kariyerinde ilerlemesinde hep doğru zamanda kendisine güvenen insanların rol oynadığını belirtiyor. Üçüncü çocuğu doğum iznindeyken bile terfi aldığını söyleyen yönetici, kadınlara güvenmenin önemine dikkat çekiyor:

“Her şirketin müşterileri toplum kadar çeşitli. Bu yüzden farklı bakış açılarına sahip ekipler, müşteri ihtiyaçlarını daha iyi anlayabilir.”

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video