Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
2026 göç planı
AB, 2026 için sığınmacı sayısını düşük tuttu
Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Komisyon’un önerisinin altında kalan bir rakam üzerinde anlaşarak 2026 yılı için 21 bin sığınmacının başka ülkelere taşınmasını ve 420 milyon avroluk mali katkı sağlanmasını kararlaştırdı.

Pazartesi günü yapılan toplantıda, üye devletler 2026 “Dayanışma Havuzu” için ortak bir mutabakata vardı. Bu mekanizma kapsamında, göç baskısı altındaki ülkelerden diğer AB üyelerine 21 bin kişinin yerleştirilmesi ve 420 milyon avroluk destek verilmesi öngörülüyor.

Bu rakam, Komisyon’un her yıl belirlemek zorunda olduğu 30 bin sığınmacı transferi ve 600 milyon avroluk katkı hedefinin gerisinde kalıyor. Bu nedenle İspanya, İtalya, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’a sağlanacak destek önceki plana göre yaklaşık üçte bir oranında azalacak.

AB İçişleri Bakanları, alınan kararın nedenini “2026’da göç yönetimi düzenlemelerinin sadece yılın ikinci yarısında uygulanacak olması” şeklinde açıkladı ve daha düşük bir ihtiyacın söz konusu olduğunu savundu.

AB kaynakları, ülkelerin büyük bölümünün kararı desteklediğini bildirirken, dayanışma katkısının nakil, para ya da alternatif destek (örneğin personel gönderimi veya kabul merkezi kurulması) yoluyla sağlanabileceğini belirtti. Her ülkeye nüfus ve ekonomik büyüklüğüne göre bir yükümlülük kotası tanımlanıyor ve devletler bu kotayı nasıl karşılayacaklarına kendileri karar veriyor.

Çekya, Estonya, Hırvatistan, Avusturya ve Polonya’nın yanı sıra Bulgaristan da “yoğun göç baskısı altında” oldukları için belirli yükümlülüklerden muaf tutuldu. Ülkelerin ne kadar taahhütte bulunduğu ise 16 Aralık’taki nihai onaya kadar gizli kalacak. Ancak AB yetkilileri, birçok devletin nakil yerine maddi destek seçeneğini tercih ettiğini ifade ediyor.

İspanya İçişleri Bakanı Fernando Grande-Marlaska alınan kararı sert bir dille eleştirerek bunun 2023’teki genel göç anlaşmasına aykırı olduğunu söyledi ve AB’yi “dayanışma ile yük paylaşımı arasındaki dengenin korunması” konusunda uyardı.

Henüz, 21 bin kişinin hangi kriterlere göre seçileceği veya bu dört ülkeden kaç kişinin başka ülkelere gönderileceği netleşmiş değil. Üye devletler belirlenen hedefe ulaşmak için yeterli taahhütte bulunmazsa “sorumluluk dengeleme” mekanizması devreye girecek. Bu sistem uyarınca eksik kalan sayı tamamlanıncaya kadar ülkeler, diğer AB devletlerine ait sığınmacıları kendi sınırlarında tutmak zorunda kalacak.

Daha önce Euronews’ün aktardığı bilgilere göre, Almanya bu mekanizmadan geniş ölçüde yararlanacak. Berlin yönetimi, Yunanistan’dan alması gereken 2026 kotası karşılığında geri gönderme yapmama taahhüdü içeren bir anlaşma imzaladı. İtalya İçişleri Bakanı Matteo Piantedosi de benzer bir mutabakatı Almanya ile yaptıklarını ve yeni Göç ve Sığınma Paktı yürürlüğe girene kadar transferlerin sıfırlanacağını açıkladı.

Aynı toplantıda AB İçişleri Bakanları üç yeni göç yasasını da kabul etti. Bu düzenlemeler, şimdi Avrupa Parlamentosu’nda müzakerelere sunulacak. “Geri dönüş düzenlemesi”, düzensiz göçmenlerin sınır dışı süreçlerini hızlandırmayı ve zorunlu geri gönderme oranının mevcut yüzde 20 seviyesinin üzerine çıkarılmasını amaçlıyor.

Yeni taslak, AB ülkelerinin üçüncü ülkelerde geri dönüş merkezleri kurmasına ve düzensiz göçmenleri geldikleri ülke ile doğrudan bağlantıları olmasa bile bu ülkelere göndermesine imkân tanıyacak. Ayrıca “güvenli üçüncü ülke” tanımı genişletilerek, daha fazla sığınma talebinin kabul edilemez sayılmasının yolu açılacak.

Konsey ayrıca, sığınma süreçlerinde geçerli olacak ilk “güvenli menşe ülkeler” listesini onayladı. Bu listede Bangladeş, Kolombiya, Mısır, Hindistan, Kosova, Fas, Tunus ile Ukrayna dışındaki tüm AB aday ülkeleri yer alıyor. Bu ülkelerden gelen kişiler sığınma başvurusu yapmaya devam edecek, ancak dosyaları hızlandırılmış prosedürlerle değerlendirilecek.

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video