
“İsviçre yolsuzluktan tamamen arınmış değil”
EFK yetkilisi Laurent Crémieux, İsviçre’nin 2019 yılında uluslararası baskılar sonucu kabul ettiği yolsuzlukla mücadele stratejisini analiz ettiklerini ve hayal kırıklığı yaratan sonuçlara ulaştıklarını söyledi. Stratejinin “net olmayan hedefler içerdiğini, bağlayıcılığının bulunmadığını ve yeterince iddialı olmadığını” belirten Crémieux, kurumlar arasında koordinasyon eksikliği olduğunu da vurguladı.
Crémieux, “Yolsuzlukla mücadelede görevli farklı birimler daha iyi koordine edilmeli. Hâlihazırdaki yaklaşım, birbirinden kopuk ve parçalı bir yapıya dayanıyor. Oysa bütüncül bir bakış açısı gerekli” dedi.
Uyarı: İlgi çatışmaları ve hediyeler de kapsamda değerlendirilmeli
EFK’nin değerlendirmesine göre, yalnızca açık yasa dışı rüşvet olayları değil; çıkar çatışmaları, hediyeler, kayırmalar, yan işler ve ihale süreçleri de yolsuzlukla mücadele stratejisi içinde ele alınmalı. Federal yönetimde halihazırda yolsuzlukla mücadeleye dair görev paylaşımı yapılmış çok sayıda komite ve koordinasyon grubu mevcut. Ancak bu yapıların etkili şekilde birlikte çalışmadığı kaydediliyor.
SVP: Strateji yeterli, başka önceliklere odaklanmak gerek
Eleştirilere karşı çıkanlar da var. SVP Ulusal Konsey Üyesi ve Parlamento Hukuk Komisyonu Başkan Yardımcısı Barbara Steinemann, İsviçre’nin uluslararası karşılaştırmalarda düşük yolsuzluk oranlarına sahip olduğunu belirterek, “Federal Konsey’in yolsuzluk yerine başka sorun alanlarına öncelik vermesini doğru buluyorum” dedi.
Transparency International: İsviçre'nin kendine fazla güveni var
Transparency International İsviçre Direktörü Urs Thalmann ise EFK’nın bulgularını destekliyor ve stratejinin zayıflığını İsviçre’nin kendine aşırı güvenen bakış açısına bağlıyor. “Her şeyin yolunda olduğu düşüncesi gerçekçi değil. Hâlâ farkında olunmayan ciddi bir karanlık alan var” diyen Thalmann, daha önce yolsuzlukla ilgili karanlık oranın %90 olarak tahmin edildiğini hatırlattı.
Federal Konsey yapıyı değiştirmek istemiyor
Federal Mali Denetim Kurulu, koruyucu önlemlerin artırılması ve yolsuzluk risklerinin daha iyi analiz edilmesini tavsiye ediyor. Ayrıca kamu personeline yönelik bilinçlendirme çalışmaları öneriliyor. Bu tavsiyelerin büyük bir kısmı, hükümetin önümüzdeki yıllarda uygulamayı planladığı yeni stratejiye dâhil edilecek. Ancak Federal Konsey, mevcut organizasyonel yapının değiştirilmesine gerek olmadığını ve merkezi olmayan mevcut yapının “kendini kanıtladığını” savunuyor.