
Kamuoyu araştırmaları, Eigenmietwert’in (ev sahiplerinin kendi oturdukları ev için vergi ödemesi uygulaması) kaldırılması konusunda kıl payı bir sonuca işaret ederken, E-ID (elektronik kimlik) girişimi içinse net bir “Evet” öngörmüştü. Ancak sandıkta tam tersi bir tablo ortaya çıktı: Eigenmietwert’in kaldırılması daha rahat geçti, E-ID ise beklenenden çok daha kıl payı reddedildi.
“Son 12 Gün Kör Uçuş”
GFS Bern araştırma enstitüsünden Martina Mousson, anketlerin yalnızca bir “anlık fotoğraf” sunduğunu vurguladı. Özellikle oylamadan 12 gün önce yapılan son dalgadan sonra yeni anket yapılmaması konusunda enstitüler arasında bir mutabakat bulunuyor. Bu nedenle Mousson, “Son 12 gün boyunca biz adeta kör uçuş yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
Bu durum, seçim arifesinde yapılan yoğun kampanyaların anket sonuçlarına yansımadığı anlamına geliyor. Nitekim, E-ID karşıtlarının son günlerde güçlü bir şekilde mobilize olması, anketlerin öngöremediği bir tablo yarattı.
Eğilim Var, Ama Kesinlik Yok
Anketler genellikle iki dalga halinde yapılır: İlki eğilimleri gösterir, ikincisi ise olası sonucu tahmin etmeye çalışır. Ancak Leewas enstitüsünden Lucas Leemann, ikinci dalganın bile mutlak kesinlik taşımadığını söylüyor:
“Anketlerin ikinci sonuçları nihai oylamaya oldukça yakın olur, ancak aradaki eğilimi otomatik olarak sürdürmek yanıltıcıdır.”
Sonuçlara bakıldığında da fark çok büyük değildi: Eigenmietwert için anketler ile gerçek sonuç arasındaki sapma 4 ila 7 puan, E-ID için ise 5 ila 9 puan oldu.
Yanıltıcı Farklar, Küçük Yüzdeler
Son yıllarda yapılan analizlere göre, İsviçre’de anketler ortalama %5 sapma ile gerçek sonuçlara yakın çıkıyor. Ancak kamuoyunda tartışma, genellikle anketlerin işaret ettiği yön ile sandığın aksi sonuç vermesi halinde büyüyor.
Bu kez de benzer bir durum yaşandı: E-ID için öngörülen “rahat kabul” gerçekleşmedi, tam tersine oylama günü büyük bir belirsizlik ve heyecan yaşandı.
Farklı Seçmen Dinamikleri
GFS Bern’in analizine göre, Eigenmietwert’in kaldırılmasını isteyenler kırsal bölgelerde güçlü bir mobilizasyon sağladı. Bu hareketlilik aynı zamanda E-ID karşıtlarının da oylarını artırmasına yardımcı oldu.
Nitekim anketlerde görülen Röstigraben (Alplerin doğu ve batısındaki dil ve kültür farklılıklarını yansıtan oy bölünmesi), cinsiyet farkı ve kısmen şehir-kırsal ayrımı sandıkta da ortaya çıktı.
Sonuç: Anketler Yol Gösterir, Kesinlik Sunmaz
Uzmanlara göre, anketler hiçbir zaman nokta atışı yapmaz; ancak tarihsel ayrışmaları, eğilimleri ve mobilizasyon ihtimallerini ortaya koyar.
Bu nedenle, İsviçre’deki son oylamalar bir kez daha gösterdi ki: Anketlere bakarak kesin sonuç beklemek yanıltıcı olabilir, ama seçmen davranışındaki kırılmaları anlamak için hâlâ en önemli araçlardan biridir.
✅ Alternatif Başlıklar:
- İsviçre’de Anketler ve Sandık Arasındaki Çelişki Yeniden Tartışılıyor
- Oylama Günü Sürprizleri: Anketler Neden Yanıldı?
- E-ID ve Eigenmietwert Oylamalarında Kamuoyu Yoklamaları Şaşırttı