
Almanya, Fransa ve Avusturya gibi komşu ülkelerde konut fiyatları son dönemde düşüşe geçerken, İsviçre’de fiyat artışları devam ediyor. Bunun başlıca nedenlerinden biri, ülkenin süregelen nüfus artışı.
Ancak bazı uzmanlar, yaşlanan nüfusun ve özellikle baby-boomer kuşağının evlerini satışa çıkarmasıyla birlikte emlak piyasasında dengelerin değişebileceğini düşünüyor. ABD'de bu durum “gümüş tsunami” olarak adlandırılırken, İsviçre’de de benzer bir etki yaşanabilir mi sorusu gündemde.
Risk Var Ama Sınırlı
Uzmanlara göre, İsviçre genelinde büyük çaplı bir fiyat çöküşü beklenmemeli. Uzmanlar, yaşlanan nüfusun işgücü piyasasında yerinin yeni gelenlerle doldurulacağını belirtiyor. Bu da konut talebinde büyük bir düşüş yaşanmasının önüne geçiyor.
Özellikle Grisons, Bern Alpleri ve Ticino gibi nüfusun azaldığı dağlık bölgelerde, boş konut oranlarının artabileceği ve fiyatların düşebileceği öngörülüyor. Ancak ülkenin merkezî yerleşim yerlerinde hâlâ ciddi bir konut açığı bulunuyor.
Artan Nüfus Konut Talebini Destekliyor
Federal İstatistik Ofisi’nin projeksiyonlarına göre, düşük senaryolarda dahi İsviçre’nin nüfusu 2043 yılına kadar artmaya devam edecek. Bu da en az 20 yıl daha konut talebinin süreceğini ve emlak piyasasında büyük bir çöküş olasılığının düşük olduğunu gösteriyor.
Özetle, İsviçre’de emlak piyasasının demografik değişimden etkilenmesi kaçınılmaz olsa da, uzmanlar bu etkinin sınırlı ve bölgesel olacağını düşünüyor. Emlak yatırımcıları için riskler mevcut ancak nüfus artışı ve şehirleşme dinamikleri, talebi uzun vadede desteklemeye devam edecek.