
UBS böylece, İsviçre finans piyasaları denetleme kurumu FINMA’nın ekim ortasında yaptığı temyiz başvurusuna katılmış oldu. UBS, AT1 tahvillerinin sıfırlanmasının Credit Suisse’in kurtarma planının temel unsurlarından biri olduğunu vurguladı.
2023’teki kurtarma planına uzanan süreç
Kriz, 19 Mart 2023’te açıklanan kurtarma paketine dayanıyor. O dönemde Credit Suisse’e ait 16 milyar frank değerindeki AT1 (Additional Tier 1) tahvilleri bir gecede değersiz ilan edilmişti. Bu tahviller, bankanın zor duruma düşmesi halinde silinebilen veya sermayeye dönüştürülebilen yüksek faizli finansal araçlardı.
Ancak TAF, bu önlemin hukuken haksız olduğuna hükmetti. Mahkemeye göre Credit Suisse, söz konusu dönemde yeterli sermaye yapısına sahipti ve düzenleyici gereklilikleri karşılıyordu.
UBS’in 3. çeyrek kârı beklentileri aştı
UBS, 3. çeyrekte kârını geçen yıla göre %74 artırarak 2,5 milyar dolara çıkardı. Analistler ortalama 1,13 milyar dolar kâr bekliyordu.
Kâr artışında, Credit Suisse’in ABD’deki ipotek teminatlı menkul kıymet davası ve UBS’in Fransa’daki yasal süreciyle bağlantılı 688 milyon dolarlık karşılıkların çözülmesi etkili oldu.
UBS ayrıca 38 milyar dolar yeni varlık kazanarak özel bankacılık bölümünde güçlü bir büyüme gösterdi. Yönetilen toplam varlıklar yaklaşık 7 trilyon dolara ulaştı.
UBS, Credit Suisse’in sistemlerine entegrasyon sürecinde önemli ilerleme kaydettiğini bildirdi. Ekim sonu itibarıyla İsviçre’deki yaklaşık 700 bin müşteri hesabı UBS sistemine aktarıldı. Bu, taşınması planlanan hesapların üçte ikisinden fazlasının tamamlandığı anlamına geliyor.
Banka, sürecin 2026’nın ilk çeyreğinde tamamen bitmesini hedefliyor.







