
İkili arasındaki ilişkilerde yaşanan gerilimin ardından Netanyahu’nun, Trump’ın siyasi zayıflıklarını değerlendirmeye çalıştığı belirtiliyor.
İsrail hükümeti, Trump’ın Hamas’la doğrudan iletişim kurması, Yemen’de Husilerle ateşkese varması, İran’la müzakereleri sürdürmesi ve Suriye’ye yönelik yaptırımları kaldırma kararı gibi adımlardan rahatsız olmasına rağmen bu konuda doğrudan eleştiriden kaçınıyordu.
İsrail’in sağ görüşlü gazetesi Yisrael Hayom, Netanyahu’nun Trump’a karşı siyasi bir karşılık geliştirmek için özel bir ekip oluşturduğunu yazdı. Haberde, bu ekibin güvenlikten çok medya ve siyasi stratejiye odaklandığı ve Trump'ın Orta Doğu turunda İsrail'e yer vermemesinin Netanyahu cephesinde tepkiyle karşılandığı ifade edildi.
Geçmişte Obama ve Biden’a karşı da agresif çıkışlarıyla bilinen Netanyahu'nun, Trump’a yönelik benzer bir medya kampanyası yürütmeye hazırlandığı değerlendiriliyor. Netanyahu’nun amacı, Trump’ın İsrail’e koşulsuz destek veren muhafazakar Cumhuriyetçi tabanıyla arasını açarak, ABD Kongresi'nde baskı yaratmak olabilir.
Trump’ın İran’a saldırı planlarını reddetmesi, Husilerle yürütülen ateşkes görüşmeleri ve Suriye yaptırımlarını kaldırma kararı İsrail yönetiminde hoşnutsuzluk yaratmıştı. Ayrıca Hamas’la yapılan görüşmeler sonucunda 12 Mayıs'ta bir esir askerin serbest bırakılması da bu çerçevede önemli bir gelişme olarak öne çıktı.
İsmi açıklanmayan bir İsrailli bakan, bu hamlenin Trump üzerinde etkili olabileceğini savunarak, “İsrail’in Trump üzerinde ciddi bir etkisi var” ifadelerini kullandı. Netanyahu’nun bu süreçte diplomatik adımlarla birlikte güçlü bir medya stratejisi yürüteceği öngörülüyor.