
Yüzlerce kişi, Papa’ya veda etmek için hastane önünde toplandı. Arjantinli Papa, kronik akciğer hastalığı nedeniyle 14 Şubat’ta Gemelli Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Başlangıçta bronşit teşhisi konan Papa’nın durumu ağırlaşınca yapılan testlerde, karmaşık bir bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonunun neden olduğu çift taraflı zatürre tespit edildi. 38 gün süren bu hastane yatışı, 12 yıllık papalığının en uzun süresi olurken, modern dönemdeki en uzun papalık hastane kalışlarından biri olarak kayıtlara geçti. Bu süreçte Papa'nın istifa edebileceği ya da sağlık durumu nedeniyle bir cenaze töreni düzenlenebileceği yönünde spekülasyonlar ortaya atılmıştı.
Papa, tekerlekli sandalye ile hastane penceresine çıkıp kalabalığa el salladı ve kısa bir konuşma yaptı. Ancak birkaç dakika sonra tekrar odasına geri döndü.
İki hayati kriz atlattı
Doktorlar, Papa’nın ilk olarak solunum yolu enfeksiyonu geçirdiğini ve ardından zatürreye yakalandığını belirtti. Kan testlerinde anemi, düşük trombosit seviyeleri ve böbrek yetmezliği belirtileri tespit edildi. Ancak, yapılan iki kan nakli ile bu komplikasyonlar giderildi.
Papa’nın en kritik anlarından biri 28 Şubat'ta yaşandı. Şiddetli bir öksürük krizinin ardından mide içeriğini soluyan Papa, solunum cihazına bağlanarak oksijen desteği aldı. Birkaç gün sonra iki ciddi solunum krizi daha geçirerek akciğerlerindeki yoğun mukusun doktorlar tarafından manuel olarak temizlenmesini gerektirdi. Bu süreçte, gece boyunca solunum cihazı kullanarak nefes almasına yardımcı olundu.
Ancak, doktorlar Papa’nın hiçbir zaman entübe edilmediğini ve bilincini kaybetmediğini vurguladı. Tedavi sürecinde zaman zaman iştahsızlık nedeniyle kilo kaybı yaşadığı belirtildi.
“Hâlâ hayattayım!”
Papa’nın sağlık ekibinin başında bulunan Dr. Sergio Alfieri, çift taraflı zatürrenin ölümcül olabileceğini ancak Papa’nın bu süreci atlattığını belirtti. Özellikle iki solunum krizinin Papa'nın hayatını tehdit ettiğini ifade eden Alfieri, Papa’nın bir noktada moralini kaybettiğini ancak durumunun düzelmesiyle eski neşesine kavuştuğunu söyledi.
“Durumu gerçekten kötüleştiğinde, morali de bozuldu,” diyen Alfieri, “Ancak bir sabah akciğerlerini dinlemek için yanına gittiğimizde kendisine nasıl olduğunu sorduk. Bize ‘Hâlâ hayattayım!’ diye yanıt verdiğinde, onun iyileşme yoluna girdiğini anladık.” ifadelerini kullandı.
Doktorlar, Papa’nın konuşmakta zorlandığını ancak sesinin zamanla normale döneceğini belirtti. Son iki haftada durumunun istikrarlı hale geldiği, artık gece boyunca solunum cihazına ihtiyaç duymadığı ve gündüz oksijen desteğini azalttığı aktarıldı.
Gelecek programı belirsiz
Vatikan sözcüsü Matteo Bruni, Papa'nın yaklaşan programlarına katılımı konusunda net bir açıklama yapmadı. 8 Nisan'da Kral III. Charles ile görüşmesi ve Paskalya ayinlerine katılması planlanıyordu. Ancak doktoru Dr. Luigi Carbone, Papa’nın Mayıs ayı sonunda Türkiye’ye düzenlenmesi planlanan önemli bir dini etkinliğe katılabilmesini umduklarını söyledi.
Papa, ayrıca bu yıl düzenlenen Kutsal Yıl (Jubile) kutlamalarının ortasında Vatikan’a geri döndü. Her 25 yılda bir düzenlenen bu etkinliğin Roma’ya 30 milyondan fazla hacı getirmesi bekleniyor. Papa’nın birçok etkinliği kaçırmasına rağmen, yetkililer bunun etkinliklere olan ilgiyi önemli ölçüde etkilemediğini belirtti.
Papa, 6 Mart’ta bir sesli mesaj yayımlayarak kendisi için dua edenlere teşekkür etmişti. 16 Mart’ta ise Vatikan, Papa'nın bir fotoğrafını paylaşmıştı. Ancak, Pazar günü hastaneden çıkarken yaptığı bu konuşma, 38 gün sonra kamuoyuna yaptığı ilk canlı görünüm oldu.
Modern tarihte, bir papanın hastanede daha uzun kaldığı tek örnek 1981 yılında yaşandı. O dönemde Papa II. Jean Paul, Gemelli Hastanesi'nde 55 gün geçirmişti.