
AB Konseyi’nde düzenlenen toplantıda, Macaristan’ın yeni yasal düzenlemeleri masaya yatırıldı. Özellikle "Bahar Temizliği" adı verilen reform paketindeki şeffaflık yasası, yabancı fonlu medya ve sivil toplum kuruluşlarını hedef alan düzenlemeler ile Budapeşte Onur Yürüyüşü'nün yasaklanması, başlıca tartışma konuları arasında yer aldı.
Toplantı öncesinde yayımlanan ortak bildiride, 17 AB ülkesi Budapeşte Onur Yürüyüşü’nün yasaklanmasını kınadı ve bu yasağın AB’nin temel değerleriyle çeliştiğini ifade etti. Açıklamada, “İnsan onuruna, özgürlüklere, eşitliğe ve insan haklarına saygıyı temel alan AB Antlaşması'nın 2. Maddesi ile bağdaşmayan bu gelişmelerden ciddi şekilde endişeliyiz” ifadelerine yer verildi.
Deklarasyonda ayrıca, Macar yasalarının Onur Yürüyüşü katılımcılarına para cezası uygulanmasını mümkün kıldığı ve katılımcıların yapay zekâ destekli kamera sistemleriyle tespit edilebileceği vurgulandı. İmzacılar arasında Almanya, Fransa, Hollanda ve İspanya gibi ülkeler yer aldı. Açıklamada, Macaristan’dan yasağı kaldırması ve tüm vatandaşlarının temel haklarına saygı göstermesi istendi. Aksi halde Avrupa Komisyonu’nun hukukun üstünlüğü çerçevesindeki yetkilerini tam anlamıyla kullanması talep edildi.
Macaristan’ın AB Bakanı János Bóka ise eleştirileri reddederek, ülkede “Pride yasağı” olmadığını savundu. Mevcut düzenlemelerin anayasal ve yasal çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini belirten Bóka, konunun siyasi histeriyle çarpıtıldığını öne sürdü.
7.madde süreci, Macaristan'ın hukuk devleti ilkelerini ihlal ettiği gerekçesiyle 2018'de Avrupa Parlamentosu tarafından başlatılmıştı. Ancak şimdiye dek yaptırımları içeren aşamaya geçilmedi.
Öte yandan, Budapeşte Parlamentosu’na 13 Mayıs’ta sunulan “Kamu Hayatının Şeffaflığı” yasa tasarısının, medya ve sivil toplum üzerindeki baskıyı artıracağı ve ifade özgürlüğünü tehdit edebileceği gerekçesiyle eleştirilmesi de dikkat çekiyor. Avrupa Komisyonu, söz konusu yasanın AB hukukuna aykırı olacağı uyarısında bulunarak geri çekilmesini istedi.
İsveç’in AB Bakanı Jessica Rosencrantz, toplantı öncesi yaptığı açıklamada, “Yedi yıl boyunca yedi kez bu konuyu tartıştık. Yeni bir yaklaşım görmediğimiz sürece bu sürecin sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum,” dedi. Alman Bakan Gunther Kirchbaum ise “Artık bir sonraki adımın ne olacağına karar verme zamanı geldi. Kimse bizi sabırsızlıkla suçlayamaz,” ifadelerini kullandı.
AB diplomatları ise henüz Macaristan’a karşı yaptırım uygulanmasını sağlayacak çoğunluğun oluşmadığını ve sürecin şimdilik devam edeceğini belirtti.