Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Boşanmanın ekonomik etkisi
İsviçre'de boşanmada cinsiyet temelli uçurum büyüyor
İsviçre’de evli çiftlerin beşte ikisi boşanıyor; bu oran 1970’lerin iki katı. Boşanma artık hayatın bir gerçeği haline gelse de, ekonomik sonuçları hâlâ ciddi ve kadınlar ile erkekler arasında büyük bir eşitsizlik yaratıyor.

Bern Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’nun yaptığı son araştırma, boşanmanın kadınlar üzerindeki ekonomik etkisinin çok daha ağır olduğunu ortaya koyuyor. Küçük çocuğu olan annelerin gelirleri, ayrılıktan sonraki iki yıl içinde ortalama %38 düşerken, babaların gelirinde bu düşüş yalnızca %3 civarında kalıyor.

“Klasik senaryo: erkek tam zamanlı, kadın yarı zamanlı”

Neuchâtel Üniversitesi Aile Hukuku Profesörü ve avukat Sabrina Burgat, tipik aile modelinin hâlâ çok geleneksel olduğuna dikkat çekiyor:

“En yaygın durum, erkeğin %90-100 oranında çalışması, kadının ise yarı zamanlı — en fazla %50 — çalışmasıdır.”

Bu model evlilik süresince işleyebilse de, boşanma durumunda büyük bir ekonomik sorun haline geliyor:

“Birlikte yaşarken geçinebiliyorsunuz, tatillere gidebiliyorsunuz. Ama ay sonunda hiçbir zaman kenarda 2000 frank kalmıyor. Boşandığınızda ise en az 2000 frank fazladan gerekiyor; çünkü artık iki ayrı ev var.”

Kadınlar daha fazla yoksullaşıyor

Bu eşitsizliğin üç temel nedeni var:

  1. Ailenin ana gelirini genellikle erkeğin sağlaması,
  2. Çocukların bakım sorumluluğunun çoğunlukla kadında olması,
  3. Erkeklerin boşanma sonrası daha hızlı yeniden bir ilişkiye başlaması ve böylece gelirlerini paylaşma avantajına sahip olmaları.

Sonuç olarak, her on boşanmış anneden biri sosyal yardıma başvurmak zorunda kalırken, bu oran erkeklerde otuzda bir.

“Sistemin kendisi eşitsizliği sürdürüyor”

Sabrina Burgat’a göre mevcut sistem bu eşitsizliği yeniden üretiyor. Çözüm olarak, doğum izninin kadın ve erkek arasında eşit hale getirilmesini ve uygun fiyatlı çocuk bakım imkanlarının artırılmasını öneriyor. Amacı, herkesin ekonomik bağımsızlığını koruyabilmesi.

Bireysel hikâyeler: borç batağında babalar, ayakta kalan anneler

Julien Dura, 56 yaşında, dört çocuk babası bir hemşire. Boşanma sonrası her ay 400-500 frank açık veriyor, toplamda 121.000 frank borcu var; bunun 46.000’i mahkeme masraflarına ait. Umutsuzca söylüyor:

“Sanırım hayatımın geri kalanında bunu ödemem mümkün olmayacak.”

Öte yandan Pauline de Haas, 40 yaşında ve 5 yaşında bir çocuğu var. O, mali bağımsızlığını koruyabilmiş bir kadın örneği. Eşiyle kıyaslandığında daha fazla kazanıyordu. Boşanma sonrası giderleri %39 artsa da, tam zamanlı insani yardım sektöründeki işi ve dikkatli bütçe planlaması sayesinde maddi olarak ayakta kalmayı başardı.

Boşanma hem duygusal hem de ekonomik olarak yıpratıcı; sadece bireyleri değil, toplumu da etkiliyor. Ancak mevcut İsviçre sistemi, aile yaşamı ile ekonomik bağımsızlığı uzlaştırmak için gerekli tüm imkanları henüz sunmuyor.

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video