Araştırmaya göre, aşılı kişilerde COVID-19 nedeniyle hastanede yaşamını yitirme olasılığı da aşısız gruba göre yüzde 74 daha az.

Hakemli bilimsel dergi JAMA Network Open’da yayımlanan çalışma, toplamda 28 milyonu aşkın yetişkini kapsıyor.

Genel ölüm oranında yüzde 25 azalma

1 Mayıs ile 31 Ekim 2021 tarihleri arasında ilk mRNA aşı dozunu alan kişiler, 45 aylık izlem sürecinin sonunda tüm nedenlere bağlı ölüm oranında yüzde 0,4’lük bir orana sahipti. Aynı dönem boyunca hiç aşı olmayan kişilerde bu oran yüzde 0,6 olarak kaydedildi.

Veriler standartlaştırıldığında, aşı yaptırmış bireylerin genel ölüm riskinin yüzde 25 daha düşük olduğu görüldü.

Araştırmacılar, aşı yaptıran grubun ortalama olarak daha yaşlı olması ve kronik hastalık taşıma oranlarının daha yüksek bulunmasına rağmen bu sonuçların elde edilmesini “dikkate değer bir bulgu” olarak değerlendiriyor.

Hastane ölümlerinde yüzde 74 düşüş

COVID-19 nedeniyle hastanede gerçekleşen ölümler incelendiğinde, aşılı bireylerde risk oranının aşısızlara göre yüzde 74 daha düşük olduğu belirlendi.

Takip döneminin ilk altı ila dokuz ayında aşılamanın daha güçlü koruma sağladığı görüldü. Araştırmacılar, bu farkın zaman içinde COVID-19’a bağlı ölüm oranlarının her iki grupta da azalması ve virüsün dolaşım özelliklerindeki değişimlerden kaynaklandığını belirtiyor.

Aşılılar daha yüksek sosyoekonomik seviyede

Araştırma, aşılanmayı tercih eden kişilerin özelliklerine dair dikkat çekici veriler de sunuyor. Buna göre aşılı bireyler ortalama olarak daha yüksek sosyoekonomik düzeye sahip.

Ayrıca kalp-damar hastalıkları, solunum hastalıkları ve kanser gibi ek sağlık sorunlarının, aşılı kişilerde daha yaygın olduğu da rapor edildi.

Katılımcıların yalnızca yüzde 59’unda ölüm nedeni net olarak belirlenebildi. Her iki grupta da en sık görülen ölüm nedenleri kanser, kazalar ve kalp-damar hastalıkları oldu.

Travma ya da kazaya bağlı ölümler analiz dışı bırakıldığında dahi sonuçlar değişmedi ve risk farkı devam etti.

Sonuçlar sosyal ve davranışsal etkilerle de ilişkili olabilir

Araştırmacılar, aşı yaptırma kararının sağlık hizmetlerine erişim ile ilişkisinin önemine dikkat çekiyor. Aşı olan bireylerin genellikle sağlık sistemine daha kolay ulaşmaları, daha düşük ölüm oranlarını açıklayan faktörlerden biri olabilir.

Bununla birlikte, aşılı ve aşısız gruplar arasında davranışsal ve sosyal farklılıkların da olabileceği, bunların tam olarak ölçülememesinin sonuçlarda karmaşaya yol açabileceği ifade ediliyor.

ABD’de mRNA aşılarına yönelik baskı artarken yayımlandı

Araştırma, ABD’de Trump yönetiminin mRNA aşılarına karşı daha katı bir politika izlemeye başladığı dönemde kamuoyuyla paylaşıldı.

Ağustos ayında federal bütçeyle desteklenen 22 mRNA aşı projesi durdurulmuş, ekim ayında ise ABD Hastalık Kontrol Merkezleri’nin (CDC) aşı danışma komitesi COVID-19 aşılarının artık hiçbir yaş grubu için rutin olarak tavsiye edilmemesi yönünde karar almıştı.

Geçtiğimiz hafta FDA'nın üst düzey aşı yetkilisi Vinay Prasad, kurum içinde yayımladığı bir notta, en az 10 çocuğun COVID aşısı nedeniyle hayatını kaybettiğini öne sürmüştü.