Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Her 10 kişiden 8’i okullarda kısıtlama istiyor
2025 dijitalleşme araştırması: Sosyal medyaya yönelik endişeler artıyor
İsviçre’de dijitalleşmenin toplum üzerindeki etkileri tartışma konusu olmaya devam ediyor. Bu yılki Mobiliar Dijital Barometresi sonuçlarına göre, İsviçre halkının üçte ikisi dijitalleşmenin toplumsal uyumu tehdit ettiğini düşünüyor.

Araştırmaya katılanların yüzde 80’i sosyal medya üzerinden yayılan manipülasyon ve dezenformasyonu ciddi bir risk olarak görüyor.

Sosyal medya endişesi: Kutuplaşma, yalnızlık ve bilgi kirliliği

Ankete katılanların yarısı, sosyal medyanın sosyal etkileşimi zayıflattığını ve toplumsal kutuplaşmayı artırdığını ifade ediyor. Özellikle Instagram, TikTok ve X (eski adıyla Twitter) gibi platformlar eleştirilerin merkezinde yer alıyor. Katılımcıların yüzde 39’u sosyal medyayı “rahatsız edici” bulurken, yalnızca yüzde 31’i “olumlu” olarak değerlendiriyor.

Bu nedenle toplumda dijital dengeye yönelik güçlü bir talep var. Katılımcıların yüzde 80’i okullarda dijital kısıtlamalar (örneğin cep telefonu yasağı) ve özel çevrimdışı alanlar oluşturulmasını destekliyor.

Uzmanlar bu durumu şöyle yorumluyor: “Her nesil, teknolojik gelişmelerle ilgili olarak belirli bir ‘günah keçisi’ yaratır. Şu anda bu rolü sosyal medya üstlenmiş durumda – ve bence bu, geçmişte oyunlara atfedilen suçlamalardan çok daha haklı bir endişe. Çünkü sosyal medyanın toplumsal etkileri çok daha derin ve yaygın.”

Dijitalleşmede umut vadeden alanlar da var

Araştırma sonuçları yalnızca kaygılara odaklanmıyor. Dijitalleşmenin fırsatlar sunduğunu düşünenlerin oranı da oldukça yüksek. Katılımcıların yüzde 76’sı dijitalleşmenin kamu yönetiminde şeffaflığı ve modernliği artırdığına inanıyor. Eğitim alanında yeni erişim imkanları (yüzde 65) ve yerel topluluk katılımı gibi konularda da dijital çözümler olumlu bulunuyor.

Zihinsel sağlık konusunda da birçok dijital uygulama destekleyici olarak değerlendiriliyor. Katılımcıların üçte ikisi; sağlık, organizasyon ve iletişim uygulamalarının genel yaşam kalitelerine olumlu katkı sağladığını belirtiyor.

Oyunların imajı değişiyor

Araştırmanın dikkat çeken bir diğer sonucu ise bilgisayar oyunlarına ilişkin algının önemli ölçüde iyileşmiş olması. Katılımcıların neredeyse yarısı, oyunları olumlu değerlendiriyor. Hatta her üç kişiden biri her gün en az bir kez oyun oynadığını belirtiyor. Oyun oynayanların yarısı bunun kendi psikolojik sağlıkları üzerinde pozitif etkisi olduğunu söylüyor.

Bu sonuçlar, geçmişte şiddet olaylarının nedeni olarak sıkça gösterilen oyunların toplum nezdinde artık daha olumlu bir yer edindiğine işaret ediyor.

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
Yükleniyor
Yükleniyor
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video