Küratörlüğünü House of Taswir sanatçılarının yanı sıra Khaled Tanji, Reine Chahine, Kubilay Özmen ve Almut Sh. Bruckstein’ın üstlendiği sergi, 18. Uluslararası İstanbul Bienali ile eş zamanlı olarak sanatseverlerle buluşuyor.

Geçen yıl Ramallah’taki Forbidden Museum of Jabal Al Risan’ın desteğiyle Gazzeli sanatçılar, kuşatma altındaki bir sahilde sanatsal direniş eylemi gerçekleştirerek Gazze Bienali’ni başlatmıştı. O tarihten bu yana dünyanın farklı yerlerindeki sanat kurumları, dayanışma amacıyla Gazze Bienali pavyonlarına ev sahipliği yapıyor. Bienallerdeki geleneksel ulusal pavyon sistemi ise bu etkinlikte, sınırları aşan kolektif bir dayanışma pratiğine dönüşüyor.

İsrail’in işgali nedeniyle Gazzeli sanatçılar seyahat edemediği ve eserleri fiziki olarak ulaştırılamadığı için İstanbul Pavyonu, ortak üretimler, çevrim içi söyleşiler, hayalet yazarlık ve kolektif enstalasyonlarla yeni bir sergileme modeli ortaya koyuyor.

Kuruluşundan bu yana 20’den fazla uluslararası sanatçı, Filistinli sanatçılara destek olmak amacıyla eserlerini bağışladı. Sergide Alfredo Jaar, Walid Raad, Shirin Neshat, Elisabeth Mase, Silvina Der Meguerditchian, Furkan Akhan, Khaled Tanji, Ghayath Almadhoun, Christine Gedeon ve Michael Barenboim gibi isimlerin çalışmaları da yer alıyor.

“Bienali Gazze’den duyurdular”
İstanbul Pavyonu küratörlerinden Almut Sh. Bruckstein, AA’ya yaptığı açıklamada, bienalin doğrudan Gazzeli sanatçıların liderliğinde başlamasının önemine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Sanatçılar kuşatma altındaki Gazze’de bir sahilde toplanarak bu bienali savaşın ve bombardımanın ortasında duyurdular. Sergi tamamen Gazzeli sanatçılar tarafından düzenlendi, yönetildi ve küratörlüğü yapıldı. Hepimiz biliyoruz ki onlar seyahat edemiyor, zorluklarla yaşamlarını sürdürüyorlar.”

Bruckstein, bienali “Filistin’in onurunun ve umutlarının bir parçası” olarak nitelendirerek, “Sanatçılar özgürlüğü bekleyen ve bunun için mücadele eden insanlar. Bienal onların onurlu duruşunu en asil biçimde sanat aracılığıyla dünyaya gösteriyor” dedi.

İstanbul’daki yoğun ilgiden memnuniyetini dile getiren Bruckstein, kentin misafirperverliğini ve cömertliğini vurguladı. Ayrıca Gazzeli sanatçıların eserlerinin İstanbul’daki sanatçılarla iş birliğiyle farklı formatlara dönüştürülerek sergilendiğini, bu sürecin ortak istişarelerle şekillendiğini belirtti.

Bienal programı
Addar Center İstanbul ve Jabal Al Risan’daki Forbidden Museum iş birliğiyle hazırlanan bienalde, video portreler, duvar yazıları, cep telefonu diyalogları, düşünürler masası ve yüz yüze sohbet köşesi gibi pek çok çalışma bulunuyor.

Etkinlik boyunca film gösterimleri, şiir akşamları ve Gazzeli sanatçılarla çevrim içi buluşmalar düzenlenecek. Açılışta Ayna Ayna grubu sahne aldı. Bugün ise Valerie Cachard moderatörlüğünde, Mohamad Salem’in ud performansı eşliğinde Filistinli şair Khaled Alsaid şiir dinletisi gerçekleştirecek.

27 Eylül’de Filistin temalı kısa filmler gösterilecek, 28 Eylül’de ise Valerie Cachard “Çağrışımcı Nesneler: Eşyaların Dilinden Gazze Hikayeleri” başlıklı bir yaratıcı yazarlık atölyesi yapacak.