Pazar gecesi Truth Social platformunda yaptığı paylaşımda Trump, ABD Ticaret Bakanlığı ve Ticaret Temsilciliği Ofisi'ne bu konuda tam yetki verdiğini duyurdu. Bu kararın gerekçesini “Amerikan film endüstrisinin çöküşe geçtiği” ve diğer ülkelerin ABD yapımcılarını teşviklerle kendilerine çektiği şeklinde açıkladı.

Trump, bu sürecin sadece ekonomik değil, aynı zamanda ulusal güvenlik tehdidi içerdiğini vurgulayarak, “Bu sadece ekonomiyle değil, aynı zamanda mesajlaşma ve propaganda ile ilgilidir,” ifadelerini kullandı.

Ancak, bu verginin nasıl uygulanacağı konusunda henüz netlik yok. Çünkü birçok yapım hem ABD'de hem de diğer ülkelerde çekiliyor. Örneğin, yakın zamanda vizyona girecek olan “Görevimiz Tehlike – Son Hesaplaşma” gibi filmler dünya çapında prodüksiyon süreci içeriyor.

Yıllardır uygulanan vergi teşvikleri, prodüksiyon lokasyonlarını Kaliforniya’dan Kanada, İngiltere ve diğer vergi avantajı sunan ülkelere kaydırdı. Bu da Amerikan film endüstrisini zor durumda bıraktı.

Her ne kadar ithalata yönelik gümrük tarifeleri tüketiciyi yerli ürünlere yönlendirmeyi amaçlasa da, ABD sinema salonlarında zaten büyük ölçüde Amerikan filmleri izleniyor.

Öte yandan, Çin gibi ülkeler yerli yapımlara ağırlık vermeye başladı. 2025’in en çok gişe yapan filmi “Ne Zha 2”, 2 milyar doların üzerinde gelir elde etti; ancak bu kazanç neredeyse tamamen Çin iç pazarından sağlandı. Kuzey Amerika'da yalnızca 20.9 milyon dolar hasılat yaptı.

Sinema Derneği (MPA) henüz Trump’ın açıklamalarıyla ilgili bir yorumda bulunmadı. Ancak MPA verileri, Amerikan filmlerinin ihracat başarısını gözler önüne seriyor: 2023 yılında ABD yapımı filmler 22.6 milyar dolar ihracat ve 15.3 milyar dolar ticaret fazlası yarattı.

Trump, geçmişte kendine “gümrük vergisi adamı” unvanını layık gördüğünü ifade etmişti. Çin ürünlerine yüzde 145'e varan vergiler getiren Trump yönetimi, diğer ülkelerden gelen ürünlere de yüzde 10 oranında vergi uyguluyor. Önümüzdeki haftalarda ilaçlar gibi başka ithalat kalemlerine de yeni vergiler eklenmesi bekleniyor.

Sinema üretiminin yurt dışına kayması uzun süredir Trump’ın gündeminde. 2016’daki seçim öncesinde Mel Gibson, Jon Voight ve Sylvester Stallone’yi Hollywood’un özel temsilcileri ilan etmiş ve bu üçlünün sektörü “eskisinden daha güçlü” hale getireceğini söylemişti.

Ancak pandemi, 2023 Hollywood grevleri ve Kaliforniya’daki yangınlar prodüksiyonları önemli ölçüde sekteye uğrattı. ProdPro’ya göre 2024’teki üretim, 2021'e göre yüzde 26 oranında düştü.

Hollywood Reporter tarafından yapılan bir ankete göre, film yapımcıları için en çok tercih edilen ilk beş lokasyon arasında ABD’den hiçbir bölge yer almadı. Toronto, İngiltere, Vancouver, Orta Avrupa ve Avustralya ilk sıralarda yer alırken, Kaliforniya altıncı sırada yer aldı.

Los Angeles bölgesindeki prodüksiyonlar ise 2023’e göre yüzde 5,6 oranında azaldı. Bu, pandemi yılı olan 2020'den sonraki en büyük düşüş olarak kayda geçti. Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, sektörü desteklemek amacıyla vergi kredisi programının 330 milyon dolardan 750 milyon dolara çıkarılmasını teklif etti.

New York, Chicago, Atlanta gibi diğer büyük ABD şehirleri de benzer teşvik programları sunarak film yapımcılarını çekmeye çalışıyor. Teksas ise nakit destekler sağlarken, Georgia ve New Mexico gibi eyaletler vergi indirimi sunuyor.

Trump, pazar gecesi Florida’daki tatilinden dönerken Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada, “Diğer ülkeler Amerika’nın film üretim gücünü elinden alıyor,” diyerek, “ABD’de film yapmak istemeyen ülkelerin yapımlarına gümrük vergisi uygulamalıyız,” ifadelerini yineledi.