Bu söylentiler, Avrupa ülkelerinin nakit parayı kaldırarak yerine dijital euro getirmeye çalıştığı yönündeki daha geniş bir dezenformasyonun parçası olarak değerlendiriliyor.

Söz konusu haberin yer aldığı bir makale daha sonra yayından kaldırılmış olsa da, söylentiler çoktan yayılmış ve binlerce kişi arasında endişe yarattı. Ancak İspanya Merkez Bankası bu iddiaları net bir şekilde yalanladı. Banka, herhangi bir banknotun tedavülden kaldırılması yönünde karar alınmadığını, tüm euro banknotlarının geçerli olduğunu ve değerlerini koruduğunu belirtti.

Bankanın açıklamasında, yaşanan karışıklığın, rutin banka uygulamalarından kaynaklanmış olabileceği ifade edildi. Finansal kuruluşlardan geri alınan banknotların durumu ve geçerliliği düzenli olarak kontrol ediliyor; yıpranmış veya zarar görmüş olanlar imha edilip yenileriyle değiştiriliyor. Bu süreç yalnızca 50 euroluk banknotlar için değil, tüm euro banknotları için geçerli.

Merkez Bankası ayrıca, hasarlı banknotların bile geçerliliğini kaybetmediğini ve yeni banknotlarla değiştirilebileceğini vurguladı. Açıklamada, "Banknotların kullanılabilir durumda kalması, üzerlerindeki güvenlik özelliklerinin kolayca kontrol edilebilmesi açısından önemlidir. Her ne kadar dayanıklı üretilmiş olsalar da, banknotlar zaman içinde yıpranabilir," denildi.

EuroVerify, İspanya Merkez Bankası ile daha fazla bilgi almak için iletişime geçtiğinde, banka yalnızca kamuya açık resmi açıklamasına atıfta bulundu. Bu arada, bazı medya kuruluşları da 50 euroluk banknotların tamamen yasaklanması yerine, sadece yıpranmış olanların tedavülden çekildiğini ve değişim sürecini açıkladı.

Benzer şekilde, İtalya’da da Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) nisan ayında 50 euroluk banknotları kaldıracağı yönünde asılsız iddialar ortaya atılmıştı. Ancak hem İtalyan doğrulama platformları hem de ECB bu söylentileri reddetti. ECB yaptığı açıklamada, “Euro bölgesindeki hiçbir merkez bankası, herhangi bir banknot ya da madeni parayı tedavülden kaldırma kararı almamıştır. Tüm euro banknotları geçerliliğini korumaktadır,” ifadelerini kullandı.

Söz konusu söylentiler, Avrupa’da dijital euroya geçişin, nakit paranın tamamen kaldırılacağı anlamına geldiğini öne süren komplo teorilerini de besliyor. Ancak ECB ve diğer merkez bankaları, dijital euronun yalnızca bir tamamlayıcı olduğunu ve nakit paranın yerine geçmeyeceğini defalarca dile getirdi.

Uzmanlar, banknotların düzenli olarak kontrol edilip yenilenmesinin, finansal sistemin güvenliğini artırmaya yönelik normal bir uygulama olduğunu söylüyor. Avusturya’daki Innsbruck Üniversitesi’nden güvenlik uzmanı Rainer Böhme, “Tüm merkez bankaları, banknotların güvenlik özelliklerini güncel tutmak için bu tür uygulamalar yapar. Eurosystem içinde eski banknotlar hâlâ geçerli. Evde saklanan paraların değiştirilmesine gerek yok,” dedi.

İngiltere’deki Cardiff Üniversitesi’nden kriminoloji profesörü Michael Levi ise, 50 euroluk banknotların daha büyük işlemlerde kullanıma uygun olduğu için suçlular tarafından tercih edilebileceğini belirtti. Levi, “Daha büyük kupürlü banknotlar, saklaması ve taşınması kolay olduğu için bazı suç ağlarının ilgisini çekebilir. Ancak çoğu uyuşturucu satıcısı 50’lik banknotlarla işlem yapmaz, bu nedenle daha küçük kupürlere dönüştürülmesi gerekir,” açıklamasını yaptı.

Ayrıca Levi, bazı ülkelerde 50 euro üzerindeki banknotların hem sahteciliğe daha açık olduğunu hem de bozulma ihtimallerinin daha yüksek olduğunu ifade etti. Hasarlı banknotların orijinalliğini doğrulamanın ve otomatik makinelerde işlemenin daha zor olabileceğine dikkat çekti.