Bu durum, geleneksel bir uygulama olarak görülen soyadı değiştirmenin, genç kuşaklar arasında giderek daha az tercih edildiğini gösteriyor.

YouGov UK tarafından 2.192 kişiyle gerçekleştirilen çalışmada, özellikle Y ve Z kuşağı kadınlarının bu uygulamayı artık daha çok ataerkil bir miras olarak değerlendirdiği görüldü. Araştırmaya katılan genç kadınlar, evlendikten sonra kendi soyadlarını kullanmaya devam etme ya da çift soyadı gibi seçenekleri benimsediklerini belirtti.

18-34 yaş grubundaki kadınların yüzde 35’i eşlerinin soyadını almayı planlarken, yüzde 24’ü her bireyin kendi soyadını kullanmasının daha uygun olduğunu savunuyor. Aynı yaş grubundaki erkeklerin bu yöndeki görüşleri ise daha düşük bir orana sahip.

Araştırmaya göre, çift soyadı kullanımını veya erkeğin eşinin soyadını almasını destekleyenlerin oranı, kadınlarda yüzde 20, erkeklerde ise yüzde 17. Öte yandan, iki soyadın birleşimiyle yeni bir soyad oluşturulması anlamına gelen “isim karıştırma” yöntemi, İngiltere’de hâlâ en az tercih edilen seçenek olarak dikkat çekiyor.

Tüm yaş grupları değerlendirildiğinde, kadınların eşlerinin soyadını alması uygulaması halen çoğunluğun desteklediği bir gelenek olarak öne çıkıyor. Erkeklerin yüzde 56’sı ve kadınların yüzde 51’i bu uygulamayı uygun buluyor. Ancak 18-34 yaş arası erkeklerin neredeyse üçte biri, erkeğin eşinin soyadını alabileceğini düşünüyor.

Bu bulgular, kuşaklar arasında geleneklere yönelik bakış açısındaki farklılıkları bir kez daha gözler önüne sererken, genç kadınların soyadı konusunda alternatif tercihlere en açık grup olduğunu da kanıtlıyor.

Tarihte, kadının soyadını eşininkiyle değiştirmesi geleneği, "coverture" adı verilen ve evli kadının hukuki kimliğinin kocasıyla birleştiği bir sistemle ilişkilendiriliyordu. Bu düzen, evliliği kadının mal varlığının ve bireyselliğinin kocasına devri olarak tanımlıyordu. Dolayısıyla, bu gelenek kadının bağımsızlığı üzerinde bir gölge oluşturuyordu.

Bugün hâlâ pek çok Avrupa ülkesinde bu gelenek yaygınlığını korurken, bazı ülkeler farklı uygulamalara yönelmiş durumda. Örneğin İspanya ve İzlanda’da kadınlar doğumda verilen soyadlarını evlilikten sonra da kullanmayı tercih ederken, Yunanistan’da ise 1983'ten beri bireylerin kendi soyadlarını evlilik boyunca kullanmaları yasal olarak zorunlu.

Ataerkil geçmişiyle toplumsal cinsiyet eşitliği ilkeleriyle çelişen bu gelenek, bazı kadınlar tarafından hâlâ sevgi dolu ve sembolik bir ritüel olarak benimsenmeye devam ediyor. Nitekim 2023 yılında ABD’de yapılan bir çalışmada kadınların yaklaşık yüzde 80’i eşlerinin soyadını aldıklarını belirtirken, yüzde 14’ü kendi soyadını koruduğunu, yüzde 5’i ise çift soyadı kullandığını ifade etti.