
Yverdon-les-Bains şehri, bu durumdan en çok etkilenen yerlerden biri olarak öne çıkıyor. Şehir merkezindeki boş dükkân oranı %10'u aştı ve yetkililer bu soruna çözüm bulmakta zorlanıyor.
Boş Dükkanların Arkasındaki Sebepler
Esnafın zor duruma düşmesinin birçok nedeni var. 25 yıldır çiçekçilik yapan Isabelle Riond, kendi sokağında en az 6-7 dükkânın boş kaldığını belirtiyor. Özellikle küçük işletmeler kapanırken, büyük markalar hayatta kalmayı başarıyor.
Yverdon Ticaret ve Sanayi Derneği Başkanı Pierre-André Michoud, bu sorunun arkasında yatırımcılar ve emeklilik fonlarına ait mülklerin olduğunu vurguluyor. Bu tür yatırımcılar, yüksek kira taleplerini sürdürüyor ve boş kalma riskine rağmen fiyatlarını düşürmüyorlar. Çünkü gayrimenkullerinin teorik kira getirilerini koruyarak, bina değerini sabit tutmayı amaçlıyorlar. Ancak daha düşük kira talep etmeleri, bu getirileri düşürebileceği için boş kalmasına razı oluyorlar.
Öte yandan, bazı mülk sahipleri de yenileme masraflarından kaçınarak mağazalarını uzun süre boş bırakıyor. Gayrimenkul sahibi Jésus Sancha, bu tür bir yaklaşımın uzun vadede büyük maliyetlere yol açacağını söylüyor: “Boş bırakılan binalar zamanla yıpranır, bu da daha büyük onarım masraflarına neden olur.”
Çözüm İçin Yeni Adımlar
Yverdon Belediyesi, bu durum karşısında endişeli olsa da doğrudan mülk sahiplerine müdahale etme yetkileri sınırlı. Turizm ve Ekonomi Delegesi Guillaume Abetel, 5 Haziran’da şehirdeki işletmelerle bir toplantı düzenleyerek çözüm önerilerini değerlendireceklerini açıkladı.
Gündemdeki en önemli önerilerden biri, boş kalan ticari alanlar için ek bir vergi getirilmesi. Bu şekilde, mülk sahiplerinin dükkanlarını uzun süre boş tutmalarının önüne geçilmesi hedefleniyor.
Şehirler Birbirine Benzemeye Başlıyor
Küçük esnafların kaybolmasıyla birlikte, şehir merkezlerinde büyük zincir mağazaların hâkimiyeti giderek artıyor. Bu durum, alışveriş merkezlerinde tek tipleşmeye yol açıyor.
Örneğin, Cenevre’de büyük uluslararası markalar, ana alışveriş caddelerinin %65’ini oluşturuyor. Buna karşın Zürih’te bu oran %40 seviyesinde, yani burada yerel işletmeler hâlâ önemli bir yer tutuyor. Ancak genel olarak, İsviçre şehirlerinde küresel markaların yaygınlaşması ve küçük işletmelerin kapanması ortak bir sorun hâline gelmiş durumda.
Kimlik Kaybı Tehlikesi
Boş kalan dükkânlar sadece ekonomik değil, kültürel ve sosyal bir soruna da dönüşüyor. Yerel işletmeler, şehirlere kimlik kazandıran önemli unsurlar arasında yer alıyor. Eğer bu durum tersine çevrilmezse, İsviçre şehirleri karakterini kaybederek birbirine benzeyen tekdüze alışveriş caddelerine dönüşebilir.
Önümüzdeki aylarda boş dükkanlar için ek vergiler, devlet destekli teşvikler veya farklı kira politikaları gibi çözüm önerilerinin hayata geçirilip geçirilmeyeceği merak konusu. Küçük esnafın desteklenmemesi hâlinde, İsviçre’nin geleneksel çarşı kültürünün yerini büyük alışveriş zincirleri alabilir.