Zürih ve Basel’deki UBS ve Credit Suisse merkezlerinin girişlerini işgal eden eylemcilerin cezalarını ödenmesinde bağış kampanyası yardımcı olacak.
Yüzlerce kişi iklim aktivistlerinin cezasını ödemek için bağışta bulunuyor

Temmuz ayının başında, Collective Climate Justice iklim aktivistleri, Zürih’teki Credit Suisse ve Basel’deki UBS’nin merkez binalarının girişlerini işgal etmişti. Bu eylemin sonucu olarak yaklaşık 100 iklim aktivistinin cezasını ödemesi isteniyor. Aktivistlerden edinilen bilgiye göre, ağır bir ceza almayanlar arasında ödenecek miktar aktivist başına 800 Frank civarında.
Zürih merkezli ilerici bir kampanya organizasyonu olan Campax’a göre, tüm aktivistlerin toplam maliyeti 265.000 Frank civarında. Bu nedenle dernek, aktivistlere yardım etmeye ve internet üzerinden bağış toplamaya karar verdi.
Campax Genel Müdürü Andreas Freimüller, yasaların bu cezalara izin vermesinin haklı oldukları anlamına gelmediğini vurgularken, bu görüşü 700’den fazla kişinin paylaştığını ve sayede organizasyonun bugüne kadar aktivistler için yaklaşık 47.000 Frank topladığını belirtti. Freimüller ayrıca, eylemcilere şiddet içermeyen ablukalarından dolayı bu şekilde muamele edilmesini tamamen orantısız bulduğunu da dile getirdi.
Freimüller, iklim aktivistlerinin eylemlerinin ardından tutuklanmalarına ve içine düştükleri duruma dikkat çekti. 15 yaşındaki Paula Schmid, serbest bırakıldıktan sonra, kendilerine bir suçlu gibi davranıldığını söylemişti.
15 yaşındaki öğrenci bağış toplama kampanyasını başarılı bulduğunu söylerken, aksi taktirde birçok eylemcinin böyle bir cezayı ödeyemeyeceğini belirtti. Kendisinin ve diğerlerinin cezayla sonuçlanacak bir eylem yaptıklarının farkında olduklarını, ancak burada suç işleyenlerin sadece büyük bankalar olduğunu söyleyen genç kız; kendilerinin degil, dünyayı mahveden bankaların sorumlu tutulması gerektiğine değindi.
Ulusal Konsey ve Zürih SVP Başkanı Mauro Tuena olaya farklı yaklaşıyor. Tuena, bu tarz bir gerilla eylemi yapan kişilerin ağır bir cezayı hesaba katması gerektiğini söyledi.
Tuena, “dilencilik” olarak adlandırdığı bağış kampanyasını doğru bulmadığını belirtirken, cezanın eğitimsel bir önlem olduğunu vurguladı. Mahkum edilenler cezayı kendileri ödemediği sürece etkisini de görmeyeceğini söyleyen politikacı, bağış kampanyasının cezanın önlem amacını da yitirmesine sebebiyet verdiğini dile getirdi. Bunun olmaması gerektiğinin altını çizen Tuena, verilen bir cezanın “acıtması” gerektiğini, yoksa kimsenin yaptıklarından ders çıkarmayacağını söyledi.
Benzer Haberler
En Çok Okunanlar
