Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Toplumsal dayanışmanın ayı Ramazan
Yetişkin bireyler olarak hepimize farz kılınan orucu sadece yemek, içmek ve dünyevi zevklerden uzaklaşmak olarak değerlendirmek doğru olmaz. Ramazan ayı ve oruç; Allah’a teslimiyetten manevi olgunluğa, bedensel arınmadan zihinsel aydınlanmaya uzanan pek çok boyuta sahiptir.

​Bu çok boyutluluk farkındalığımızı artırarak bireysel ibadetlerimizin güçlü bir sosyal etkiye dönüşmesinin de önünü açar; bizi başkalarıyla ilgilenme, dertlerini anlama, çözüm üretme yolunda eğitir. İşte bu yüzdendir ki sadaka, fitre ve zekâtlarımız en çok Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine ulaşır. Bu yazımızda Ramazan ayında toplumsal dayanışmanın öneminden ve sadaka, zekât, fitre, fidye gibi herkesin gücü ölçüsünde verebileceği farklı yardım sistemlerinden bahsedeceğiz.

Ramazan Ayında Toplumsal Dayanışmanın Önemi

Toplumu oluşturan bireyler olarak maalesef hepimiz aynı ekonomik ve sosyal koşullarda yaşamıyoruz. Bu nedenle sadaka vermek, gelirimizin zekâtını ödemek ya da fitre yardımı yapmak gibi sosyal dayanışma ve yardım mekanizmaları ile muhtaçlara, kimsesizlere, yetimlere, borçlulara destek olmaya, zarar ve felakete uğramış insanlara el uzatmaya çalışıyoruz. Tek tek baktığımızda küçük gibi görünen bu yardımlar aslında hem maddi hem de manevi anlamda sandığımızdan çok daha büyük etkilere sahip. Bu etkileri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:

  • Ramazan, fedakârlık ve nefsine hakim olma ayı olduğu kadar daha az şanslı olanlarla empati kurma ve dayanışma ayıdır. Sadaka, fitre, zekât gibi dayanışma yöntemleri dini birer görev olmalarının yanı sıra toplumdaki yoksulluğu ve acıyı azaltmaya yardımcı olan destek mekanizmalarıdır.
  • Ramazan ayı, yardım miktarı açısından daha büyük etki yaratacak kaynakların ve ortak çabaların bir araya getirilmesine olanak sağlar.
  • Manevi ve bedensel arınma yolunda olduğumuz bu kutsal ay içinde sosyal çevremizle de uyum içinde olmamızı sağlar, farkındalığımızı artırır ve öz saygımızı yükseltir.
  • İslam; merhamet, paylaşma, sosyal adalet kavramlarına önem veren bir dindir. Sahip olduğumuz maddi imkânları, kaynakları ve zamanı toplumun dezavantajlı ve kırılgan kesimlerinin iyiliği için kullanmak, ahlaki ve manevi değerlerimiz açısından olduğu kadar toplumdaki sorunların çözümü için de kıymetlidir.
  • Dayanışma toplumu oluşturan farklı kesimler arasındaki engelleri kaldırır, anlayış ve şefkat duygularının gelişmesine yardım eder.
  • Toplumsal dayanışma hayır işi yapan ve alan kişiler arasında bir sahiplik ve sorumluluk duygusu oluşturmaya yardımcı olur.
  • Dayanışma toplumda yalnız olmadığımızı, birbirimize çok güçlü bağlarla bağlı olduğumuzu gösterir, bize erdemli olmanın önemini hatırlatır.
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
Yükleniyor
Yükleniyor
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video