İsviçre`de ticaret yapmak oldukça zordur. Ancak kendi aramızda yaptığımız ticaret durumu daha da güç hale getiriyor.
Pazarlığı ortadan kaldırsak nasıl olur?

İsviçre`de ticaret yapmak oldukça zordur. Ancak kendi aramızda yaptığımız ticaret durumu daha da güç hale getiriyor.
Aslında hepimizin ortak şikayetidir bu! Ne zaman kendi aramızda ticaret yapsak yeterince kazanç olmadığından şikayet eder dururuz. Sebebi nereye dayanır bilinmez ister zengin olun ister fakir aramızda ne yaparsak yapalım hep bir memnuniyetsizlik vardır. Geldiğimiz kültürün bize öğretmiş olduğu pazarlıkçı zihniyetin yanısıra verilen emeği çok önemsememek, ticareti daha çok tanıdıklarımız üzerinden sürdürüp dost indirimi beklemek gibi yanlışlarımız var. Alırken ucuza almak, malzeme parasını verip işçilikten kısmak en büyük alışkanlıklarımız arasında yer alıyor. Elbette yapılan işin üstüne durmadan ekstralar çıkarmak cabası.
Yukarıda belirttiğim gibi ticaretin oldukça zor yürütüldüğü İsviçre`de, bu şartlarda iş yapan ve sadece günü kurtararak faaliyetlerini sürdüren yüzlerce şirketimiz var. Bir araya gelip sohbet ettiğimizde neredeyse herkes aynı konulardan şikayetçi. Hatta iş yapan vatandaşlarımız arasında “Türk müşteri istemiyorum, onlar para kazandırmıyor” diyen kişi sayısı yüksek.
Halbuki „Para dosttan kazanılır“ demiş atalarımız. Kendi aramızda iş yaparken birbirimize para kazandırmayı öğrensek hepimiz ciddi bir gelir seviyesine ulaşabiliriz.
Peki gelirini artıran bir şirket neler yapar? Öncelikle işsiz olan vatandaşlarımıza iş kapısı olur, onların da eve ekmek götürmesine yardımcı olur. Araştırma ve geliştirme konusunda çalışmalar yapıp, daha sağlam bir altyapı ve organizasyonla kurumsal alanda kendini geliştirme şansı elde eder. Sosyal sorumluluk projesi kapsamında derneklerimiz başta olmak üzere tüm kültürel etkinliklere destek verip, toplumumuzun kendisini geliştirmesine ve daha sıkı duygularla birbirine bağlı kalmasına katkı sağlar.
Birkaç yıl evvel evimizin banyosunda bulunan ayna soğuktan çatlamış ve tamir edilmesi için eve tamirci çağırmıştık. Ödemeyi sigorta yapacak, biz de kendi payımız olan 100.- Franklık miktarı ödeyecektik. Ayna, gelen kişi tarafından bir kaç saat içinde değiştirildi ve yenisi takıldı. Aradan bir hafta geçti ve bizim sigortadan tamirciye yapılan ödemenin bilgisi geçti elimize. Gelen mektupta 1.5 metre büyüklüğündeki bir aynanın değiştirilmesi için 1`500.- Frank ödeme yapıldığını gördük ve ödenen miktar bizi şoke etmişti. Üstüne üstlük biz de kendi payımız olan 100.- Frankı tamirciye ödedik. Aynayı biz ödeyecek olsaydık ve bize böyle bir fiyat verilseydi sanırım nerede bir tanıdık var, bu işi en ucuz şekilde nasıl bir arkadaş üzerinden yapabiliriz, araştırıp dururduk.
İşte tüm bu sebeblerden dolayı diyorum ki gelin kendi aramızda yaptığımız her türlü iş ve ticarette birbirimizin emeğine saygı gösterelim. Alırken kar et mantığıyla hareket etmeyi bırakıp, yaşadığımız ülkedeki pazar koşulları neyi gerektiriyorsa ona uygun çalışalım. Ödemelerde verdiğimiz süreye bağlı kalalım, maddi anlamda birbirimizi yıpratmaktan vazgeçelim. Yapamayacağımız işleri yaparız deyip, karşıdaki kişiye maddi ve manevi kayıplar verdirmeyelim. Gelin bir olalım, kendi içimizde yaptığımız ticareti güçlendirip, emeğe olan saygımızı artıralım. Yapacağımız alışverişlerde önce kendi çevremizdeki tanıdıklarımıza bakalım. Olabildiğince birbirimizi destekleyip çocuklarımıza güzel bir gelecek sunalım.