
Dünyanın en güçlü doğal olaylarından biri olan yanardağ patlamaları, son yıllarda İtalya ve Endonezya gibi bölgelerde dikkat çeken patlamalarla kendini gösterdi.
Bilim insanları, iklim değişikliği sebebiyle yerkürenin farklı noktalarındaki yüzlerce sönmüş yanardağın yeniden hareketlenme riski taşıdığını vurguluyor.
Wisconsin-Madison Üniversitesi’nden araştırmacılar, buzulların erimesinin yanardağların altındaki basıncı azaltarak, gelecekte daha sık ve şiddetli patlamaların ortaya çıkmasına zemin hazırladığını ifade etti.
Kuzey Amerika, Yeni Zelanda ve Rusya gibi bölgelerde bu tehlikenin yüksek olduğu belirtiliyor.
Araştırmanın yazarlarından Pablo Moreno-Yaeger, buzulların altında bulunan yanardağ patlamalarının sesini bastırdığını ve buzulların çekilmesiyle bu patlamaların daha fazla hissedileceğini söyledi.
İklim değişikliği nedeniyle eriyen buzullar, yanardağların daha aktif hale gelmesine neden oluyor.
Araştırmacılar, Şili'nin güneyinde bulunan Mocho-Choshuenco dahil altı yanardağı detaylı bir şekilde inceledi.
Ekip, eski patlamaların tarihlerini belirleyerek ve püsküren kayalardaki kristallerin analizini yaparak buzulların yeraltındaki magma üzerindeki etkilerini takip etti.
Buzul çağının sonlarında hızla eriyen buz tabakası, Dünya kabuğunun gevşemesine ve magmadaki gazların genişlemesine yol açtı.
Bu basınç artışı ise büyük volkanik patlamalara sebep oldu.
Yanardağ patlamaları kısa vadede aerosoller yayarak gezegenin geçici olarak soğumasına neden olur. Örneğin, 1991’de Filipinler’deki Pinatubo Yanardağı’nın patlaması küresel sıcaklıkta yaklaşık 0,5 derece düşüşe yol açtı.
Ancak, çok sayıda patlama gerçekleştiğinde etkiler değişir; bu patlamaların birikimli etkisi sera gazlarının artışına katkıda bulunarak uzun vadede küresel ısınmayı hızlandırabilir.