Göçte düşüş, çalışan açığında artış
2024 yılında İsviçre’ye göç edenlerin sayısı 83.392 kişi olarak kaydedildi. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 15,6’lık bir düşüş anlamına geliyor. Toplamda 170.607 kişi İsviçre’ye göç etti, ancak ülkeden ayrılanların sayısında yüzde 5’lik bir artış yaşandı.
Göçmenlerin çoğu Avrupa Birliği ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (AB/EFTA) ülkelerinden geldi. Özellikle İtalya, Almanya, Portekiz ve Fransa en fazla göç veren ülkeler oldu.
Göçmenlerin yaklaşık dörtte biri aile birleşimi yoluyla İsviçre’ye gelirken, aile birleşimi başvurularında bir önceki yıla göre yüzde 8,3’lük bir azalma görüldü.
Ancak uzman açığı sorunu devam ediyor. 2024 yılında 94.578 kişi İsviçre’ye çalışmak için göç etti. Bu, bir önceki yıla göre yüzde 8,7’lik bir düşüş anlamına geliyor.
AB ülkelerinden gelen yabancı nüfusun dağılımı
2024 yılı sonu itibarıyla İsviçre’de toplam 2.368.364 yabancı uyruklu kişi ikamet ediyor. Ülkede bulunan AB ülkeleri vatandaşlarının sayısı:
- İtalyanlar: 346.981 kişi
- Almanlar: 332.132 kişi
- Portekizliler: 263.028 kişi
- Fransızlar: 173.353 kişi
Ayrıca, 2024 yılında 40.077 kişi İsviçre vatandaşlığına geçti.
Uzman açığı sorunu derinleşiyor
İsviçre'deki ekonomik büyüme ve sanayi talebine rağmen, ülkedeki kalifiye eleman eksikliği giderek daha büyük bir sorun haline geliyor. Özellikle mühendislik, sağlık, bilgi teknolojileri ve inşaat sektörlerinde ciddi iş gücü açığı bulunuyor.
Göç rakamlarındaki azalma, bu sektörlerdeki krizleri daha da derinleştirebilir. Uzmanlara göre, İsviçre çalışma vizesi ve göç politikalarını gözden geçirmezse, ilerleyen yıllarda ekonomisini olumsuz etkileyebilecek ciddi iş gücü sıkıntılarıyla karşı karşıya kalabilir.
Göç oranlarının azalması ve ülkeden ayrılanların artması, İsviçre için uzun vadede ekonomik ve demografik bir zorluk oluşturabilir. Özellikle yaşlanan nüfus ve azalan doğum oranları göz önüne alındığında, İsviçre'nin uluslararası iş gücüne olan bağımlılığı artmaya devam edecek.
Bu bağlamda, İsviçre hükümetinin ilerleyen dönemlerde çalışma izni süreçlerini kolaylaştırma veya göç politikalarını yeniden düzenleme gibi adımlar atması beklenebilir.
