
Yeniden faaliyete geçişin Şubat 2026’dan önce mümkün olmayacağı belirtiliyor.
Santralde yapılan kontrollerde, reaktör dışında bulunan bazı parçaların acil teknik yenilemelere ihtiyaç duyduğu ortaya çıktı. Bu çalışmalar yalnızca yetkili denetim kurumunun onayının ardından başlayabilecek. Normal şartlarda yılda 8 terawatt-saat elektrik üreten Gösgen, bu yıl ancak 2 terawatt-saat elektrik sağlayabilecek. Bu, İsviçre’nin yıllık elektrik üretiminin yaklaşık %12’sine denk gelen önemli bir kayıp anlamına geliyor.
Maliyet: 500 milyon frank
Santralin uzun süreli duruşu, en büyük alıcıları Axpo ve Alpiq için ciddi mali yük oluşturuyor. Enerji devleri, daha önce satmış oldukları elektriğin yerine alternatif kaynaklardan üretim yapmak veya Avrupa piyasasından ithalatla açığı kapatmak zorunda. Özellikle kış aylarında elektrik fiyatlarının yüksek olması nedeniyle, ek maliyetin 500 milyon franka ulaşacağı tahmin ediliyor.
Siyasi yansımalar
Gösgen’deki bu uzun duruş, İsviçre’nin nükleer enerji tartışmalarını da yeniden alevlendirdi. Federal Konsey, geçtiğimiz hafta yeni nükleer santrallerin inşasına izin verilmesi gerektiğini savunmuştu. Ancak son sözü yine halk referandumu söyleyecek.
Santral arızası, her iki taraf için de güçlü bir argüman niteliğinde:
- Befürworterler (destekleyenler): “Mevcut santraller yaşlanıyor, yeni nükleer santraller kaçınılmaz.”
- Gegner (karşı çıkanlar): “Nükleer enerji güvenilir değil, tek bir arıza bile ülkenin enerji dengesini sarsıyor.”
Gösgen’in beklenmedik şekilde uzun süre devre dışı kalması, yalnızca enerji piyasasında değil, İsviçre’nin gelecekteki enerji stratejisi konusunda da belirleyici bir dönüm noktası olacak gibi görünüyor.