Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Kritik ilaç eksikliği
Denetçiler uyardı: AB ilaç sıkıntısını çözemiyor
Avrupa Birliği’nde yıllardır devam eden ilaç kıtlığı sorunu, Avrupa Sayıştayı’nın (ECA) yayımladığı yeni rapora göre ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Raporda, Birlik’in bu sorunu çözmek için hâlâ etkili bir sistem geliştiremediği vurgulandı.

Çarşamba günü yayımlanan raporda, AB genelinde ilaç kıtlığının geçen yıl rekor seviyeye ulaştığı bildirildi. Eksik bir ortak çerçevenin ve AB çapında uyum sağlayan araçların bulunmamasının, sorunu daha da ağırlaştırdığı kaydedildi.

ECA Başkanı Klaus-Heiner Lehne, gazetecilere yaptığı açıklamada, “İlaç kıtlığı AB için kalıcı bir sorun ve kronik bir baş ağrısı. Ancak hem sıklığı hem de ciddiyeti arttı; 2023 ve 2024’te rekor seviyelere ulaştı,” dedi. Lehne ayrıca bunun, hastalar için bir risk, sağlık sistemleri için bir meydan okuma ve AB’nin ilaç tedarikinde stratejik bir zayıflık işareti olduğunu belirtti.

Rapora göre, 2022 ile Ekim 2024 arasında ulusal otoriteler Avrupa İlaç Ajansı’na (EMA) 136 “kritik kıtlık” bildirdi. EMA verilerine göre bu yılın Mart ayında 34 ilacın temininde sıkıntı yaşandı; bunlardan 16’sı Avrupa Komisyonu’nun temel ilaçlar listesinde yer alıyordu.

Bir ilaç, üretim sorunları, talep artışı veya üreticinin ilacı piyasadan çekme kararı gibi nedenlerle arzı sınırladığı için bu listeye alınabiliyor. Kıtlıklar arasında kalp krizi ve felç tedavisinde kullanılan trombolitikler, amoksisilin ve siyanür zehirlenmesi antidotları gibi hayati öneme sahip ilaçlar da bulunuyor.

Denetçiler, ilaç kıtlıklarının yalnızca ulusal düzeyde çözülemeyeceğini vurguladı ve AB’nin hareketsiz kalmasının sorunu daha da ağırlaştırdığını belirtti. Lehne, “Komisyon, kıtlığın temel nedenleriyle mücadele etmeye çalışıyor, ancak bunlar hâlâ erken aşamada,” dedi.

Raporda öne çıkan bir diğer sorun, AB genelinde stok seviyeleri, kıtlık bildirimleri ve ilaç onaylarına ilişkin verilerin parçalanmış olması. Üye devletler, üreticilerin kıtlık bildirimlerini yapması konusunda farklı kurallar uyguluyor. Örneğin Belçika’da üreticiler bir ilacın bulunmadığı gün bile bildirimde bulunabiliyor, Hollanda’da ise ilaçları iki hafta içinde temin edemeyeceklerini öngördüklerinde en az iki ay önceden haber vermeleri gerekiyor.

Bunun yanı sıra üreticiler önce ulusal otoritelerine, sonra EMA’ya bilgi veriyor. Lehne, “Bildirimler her zaman zamanında yapılmıyor veya hiç yapılmıyor,” dedi.

Son yıllarda AB, kıtlıkları önlemek ve hafifletmek için AB kritik ilaç listesi ve Kritik İlaçlar Yasası gibi öneriler geliştirdi. Ancak denetçiler, Komisyon ve EMA’nın bu önerileri zorunlu hâle getirecek yaptırım mekanizmalarından yoksun olduğunu belirtti.

ECA’dan Matthias Blaas, “Koordinasyon için öncelikle bilgiye sahip olmanız gerekir. Her üye devlet farklı veri sağlıyor; bazıları hiç bilgi vermiyor,” dedi. Denetçiler, önerilerin iyi bir başlangıç olduğunu kabul etmekle birlikte, AB’nin hâlâ yetersiz kaldığını vurguladı.

Şu anda AB Konseyi’nde sağlık bakanları tarafından tartışılan yeni ilaç mevzuatı paketi, üreticilere tedarik zincirleri hakkında daha fazla veri sağlama yükümlülüğü getirebilir. Blaas, “Öneriler kabul edilip uygulanırsa ve fonlar sağlanırsa, etkilerini görmek yıllar alacak. Kıtlıklar bir günde çözülemez,” uyarısında bulundu.

Komisyon sözcüsü ise, “Mahkeme’nin çağrısını dikkate alıyoruz ve son önerilerimizin fark yaratacağına inanıyoruz,” dedi.

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video