
Kökleri Kuzey Makedonya’ya dayanan Zendeli, Zürih’te geliştirdiği "Social Friday" fikriyle bir değişim başlatmak istiyor: Cuma öğleden sonraları iş yerlerinde boşa geçirilen saatler, toplum için faydalı bir zaman dilimine dönüşmeli. Çalışanlar tam maaş almaya devam ederken, yaşlılara, çocuklara, engellilere veya dezavantajlı gruplara destek verecek gönüllü çalışmalar yapıyorlar.
Zendeli'nin felsefesi basit ama güçlü: "En verimsiz zamanı, toplum bilincini artırmak ve insanları birbirine yaklaştırmak için kullanalım."
Bugüne kadar sekiz ülkede uygulanan Social Friday etkinlikleri, sadece yardım etmekle kalmıyor, katılımcıların ruh halini de olumlu yönde değiştiriyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, gönüllü çalışmalara katılanlar daha mutlu, daha dirençli ve hayatlarına karşı daha olumlu bir bakış açısına sahip oluyor.
Elbette, bu anlayışı şirketlere anlatmak ve onları ikna etmek kolay değil. Zira gönüllü çalışmaya ayrılan her saat, görünürde üretime harcanmayan bir saat olarak algılanıyor. Ancak deneyimler, sosyal dayanışmanın ekip ruhunu güçlendirdiğini ve şirket kültürüne uzun vadede önemli katkılar sağladığını gösteriyor.
Zendeli bugünlerde Paris’teki Change Now Kongresi'nde projesini tanıtıyor. Onun hayali büyük: Social Friday’ın bir gün, Black Friday gibi tüm dünyada tanınan ve uygulanan bir kavram olması.
Belki de doğru bir soruyla bitirmeliyiz: Haftanın son saatlerini boş yere tüketmek yerine, bir başkasının hayatına küçük de olsa bir dokunuş katmak daha değerli olmaz mıydı?
Daha fazla bilgi için: www.socialfriday.org