
Sürdürülebilir ama pahalı bir yöntem
Glauser’in yaklaşık 140 tavuktan oluşan sürüsü Bio Suisse sertifikalı. Hayvanların hem yumurta hem de et veriminden yararlanılması sayesinde civcivlerin öldürülmesine gerek kalmıyor. Çiftçi, ürünlerini abonelik sistemiyle satıyor: Önce bir “kardeş horoz” et olarak, ardından 1,5 yıl boyunca haftada beş yumurta ve abonelik sonunda “sulu tavuk” olarak değerlendirilmiş yumurtacı tavuk teslim ediliyor. 530 franklık abonelik fiyatı, tüketiciler için yüksek olsa da çevre dostu ve etik bir üretim modeli sunuyor.
Çevre örgütlerinden destek
Sürdürülebilir tarım için çalışan Biovision Vakfı, bu modeli “gelecek için örnek” olarak görüyor. Uzmanlara göre gıda üretiminde karbon ayak izini azaltmak ve BM Sürdürülebilirlik Hedeflerine ulaşmak için bu tür girişimlere ihtiyaç var. Tavukların aynı zamanda aile işletmesine ait fidanlıkta otları temizlemesi ve toprağı beslemesi de ekolojik döngüyü güçlendiriyor.
Eleştiriler ve sınırlamalar
Bununla birlikte, çift amaçlı ırklar verim açısından klasik tavuk yetiştiriciliğinin gerisinde kalıyor. Hem yumurta sayısı düşük hem de et üretimi sınırlı. İsviçre Tarım Dairesi’nden Christian Stricker, bu hayvanların fazla yem tükettiğini ancak daha az ürün verdiğini, dolayısıyla ekolojik ayak izlerinin sanıldığı kadar küçük olmadığını vurguluyor.
Bio Suisse de benzer şekilde, “kardeş horoz” yetiştiriciliğinin daha verimli olduğunu ve daha az maliyet yarattığını belirtiyor. Son yıllarda İsviçre’de yumurta ve tavuk eti tüketimi yüzde 30’dan fazla artmışken, tüketicilerin daha pahalı ve daha az verimli bir modele yönelmesi şimdilik zor görünüyor.
Niş bir alan mı kalacak?
Glauser’in modeli, hayvan refahını merkeze almasıyla övgü topluyor. Ancak yüksek maliyetler ve sınırlı verimlilik nedeniyle bu yaklaşımın geniş ölçekte yaygınlaşması şimdilik pek olası görünmüyor. Uzmanlara göre bu tür girişimler, daha çok bilinçli tüketicilerin tercih ettiği niş bir üretim modeli olmaya devam edecek.