
Oysa aynı dönemde çoğu Avrupa ülkesinde ölü sayısı düşüş gösterdi.
Kaza Önleme Danışma Merkezi (BFU) tarafından yapılan açıklamada, bu olumsuz trendin tersine çevrilemediği ve ölümcül kazalardaki artışın sürdüğü belirtildi. BFU, trafik güvenliğini artırmaya yönelik daha kararlı bir politika ve tüm paydaşların ortak çabası gerektiğini vurguladı.
Avrupa Karşılaştırması: İsviçre Zirvede, Ancak Olumsuz Yönde
2019–2024 döneminde, İsviçre’de trafik ölümleri %33,7 arttı.
Onu Estonya (%32,7) ve İsrail (%23,7) izledi.
Oysa Almanya (-9,8%), Avusturya (-15,6%), Danimarka (-27,1%) ve Polonya (-34,8%) gibi ülkelerde trafik ölümleri ciddi oranda azaldı.
Avrupa genelinde ortalama düşüş oranı %12 iken, İsviçre’nin artış eğilimi “endişe verici bir istisna” olarak değerlendiriliyor.
BFU Ulaşım Güvenliği Bölüm Başkanı Mario Cavegn, durumu şöyle özetledi: “Etkili önlemler var, ancak bunlar ancak güçlü bir siyasi iradeyle uygulanabilir. Eğer siyasi destek sağlanmazsa, 2030 yılına kadar ölüm sayısını 100’e indirme hedefi ulaşılmaz.”
Parlamentonun Kararları Eleştiriliyor
BFU, bazı siyasi kararların doğrudan trafik güvenliğini olumsuz etkilediğini de belirtiyor.
Örneğin, motosiklet kullanma yaşının düşürülmesi sonrasında, 18 yaş altı ağır kazaların sayısı iki kattan fazla arttı.
Ayrıca, birçok Avrupa ülkesi şehir içi hız limitini 30 km/s’ye indirirken, İsviçre’de bu konuda daha katı kriterler getirilmesi tartışılıyor.
Diğer bir örnek ise, çocuklar için bisiklet kaskı zorunluluğunun reddedilmesi.
İsviçre Yolları Hâlâ En Güvenliler Arasında
Olumsuz tabloya rağmen, İsviçre yolları genel olarak Avrupa’nın en güvenli yolları arasında kalmaya devam ediyor.
BFU, “Siyasi olarak desteklenen uzun vadeli bir vizyon olmadan sürdürülebilir güvenlik artışı sağlanamaz” uyarısında bulundu.
“European Transport Safety Council (ETSC)” raporuna göre, son on yılda Avrupa genelinde trafik ölümleri %17 azaldı, İsviçre’de ise %2,9 arttı. Bu durum, ülkenin mevcut başarılarına rağmen “duraksama ve geri gidiş” sinyali olarak yorumlanıyor.







