
Gerekçe ise net: Hassas bilgilerin yabancı platformlara taşınmasının ve veri güvenliğinin riske atılmasının önüne geçmek.
Komisyon, parlamenterlerin mevcut pazardaki yapay zekâ araçlarını – örneğin ChatGPT veya Claude – halihazırda kullandıklarını, ancak bu kullanımın özellikle gizli belgeler söz konusu olduğunda güvenlik riskleri doğurduğunu vurguluyor. Federal düzeyde geliştirilecek bağımsız bir yapay zekâ aracının, bu boşluğu doldurması hedefleniyor.
Gizli Veriler, Açık Tehlikeler
Ulusal Konsey üyesi ve önerinin sahibi Isabelle Chappuis (Le Centre/VD), yapay zekâ asistanlarının günlük işleri kolaylaştırdığını ancak güvenlik açısından kaygı verici olduğunu belirtiyor. RTS 19h30 programına konuşan Chappuis, “Şirket çalışanları da patronlarından habersiz bu araçları kullanıyor. Parlamenterler de farklı değil. Ancak burada devlet sırları söz konusu olabilir,” diyerek olası tehlikelere dikkat çekti.
Performans ve Etkinlik Endişesi
Cenevre Üniversitesi’nde dijital hukuk profesörü olan Yaniv Benhamou da bu konuda temkinli. “Küçük araç, küçük veri, düşük performans,” diyen Benhamou, büyük dil modelleriyle (LLM) çalışan sistemlerin çok daha etkili olduğuna işaret etti. Federal yönetimin elindeki veri miktarının sınırlı olması, geliştirilecek yerel sistemin performansını düşürebilir.
UDC'den Eleştiri: 'Gereksiz Bir Yatırım'
Halkçı Demokrat Parti (UDC) ise bu girişime mesafeli yaklaşıyor. Parti yetkilileri, her parlamenterin yılda 30 bin frankı aşkın bir bütçeyle asistan çalıştırabildiğini ve bu tür teknolojik yatırımların gereksiz olduğunu savunuyor. UDC’ye göre, mevcut insan kaynağıyla işler gayet iyi yürüyor.
Ancak federal yönetimin geliştirdiği modelleri temel alarak daha güvenli ve uygun maliyetli bir çözüm sunulabileceği de konuşuluyor. İsviçre Parlamentosu’nun, dijital dönüşümün hızlandığı bu dönemde nasıl bir karar vereceği merakla bekleniyor.