İlk duruşmada bu üç polis memuru suçlamalardan aklanmıştı. Ancak, mağdurun ve avukatının karara itiraz etmesi üzerine, Zürich Üst Mahkemesi olayı tekrar değerlendirecek.

Olayın gerçekleştiği gün, Zürich Stadtpolizei'ye bağlı bir kadın ve bir erkek polis memuru, tramvayda kalp hastası olan adamı ve arkadaşını kontrol etmek istemiş. Duruma direnen kişilerle polis arasında gerginlik yaşanmış. Zürich Wiedikon duraklarında üçüncü bir polis memurunun olay yerine gelmesiyle durum daha da kötüleşmiş. Adam, olay sonrasında birçok yaralanma ile karşı karşıya kalmış: kırık bir bel omuru, yaralı bir diz ve çeşitli morluklar.

Olaya dair farklı anlatımlar mevcut. Mağdur, polislerin kendisini dövdüğünü, boğazını sıktığını ve yerde kelepçeliyken bile üzerine oturulduğunu iddia ediyor. Ayrıca, sadece cilt rengi nedeniyle seçildiğini ve bu durumun "ırksal profil oluşturma" olduğunu belirtiyor.

Polis memurları ise, adamın agresif davrandığını ve olayı kendisinin provoke ettiğini savunuyor. Adamın kalp sorunlarından bahsetmediğini, ayrıca aranan bir şüpheliye benzediği için kontrol edildiğini ifade ediyorlar.

2018 yılında Zürich Bölge Mahkemesi, üç polis memurunu görevi kötüye kullanma ve hayati tehlikeye sokma suçlamalarından beraat ettirmişti. Mahkeme, adamın ifadelerini güvenilir bulmamıştı. Ancak, adam ve avukatı kararı temyiz etti ve olay, 2009'dan bu yana devam eden hukuki mücadelede yeni bir aşamaya ulaştı.

Davanın ikinci kez mahkemeye taşınmasının uzun sürmesi, ilgili savcının davayı birkaç kez sonlandırmak istemesi ve bu kararın Yüksek Mahkeme tarafından engellenmesi gibi nedenlere bağlanıyor. Ayrıca, adamın avukatları savcı ve yargıca karşı taraflı davrandıkları iddiasında bulunmuştu.