Yanılgı 1: "Üniversite Öğrencileri Pratikten Habersizdir"
Bu yaygın kanı, üniversitelerde yalnızca teorik bilgilere odaklanıldığı düşüncesinden kaynaklanıyor. Ancak Leemann, bunun tamamen yanlış olduğunu belirtiyor: “Öğrenciler, eğitimleri sırasında zaten meslek hayatında ihtiyaç duyacakları pratik becerileri kazanıyorlar. Okudukları metinler, yaptıkları deneyler ve yürüttükleri saha gözlemleri, ileride iş hayatında gerekli olacak yetkinlikleri geliştiriyor.”
Ayrıca İsviçre’de birçok üniversite programı staj imkânı sunuyor. Öğrencilerin %40’ı eğitim süresince en az bir kez staj yapıyor. Bunun yanı sıra, öğrencilerin üçte biri eğitimleri sırasında farklı işlerde çalışarak pratik deneyimler ediniyor. Her ne kadar bu işler eğitim alanlarından farklı olsa da, öğrencilere geniş bir bakış açısı kazandırıyor.
Yanılgı 2: "Artık Herkes Üniversite Okuyor"
İsviçre’de 25-34 yaş grubundaki bireylerin yalnızca üçte biri üniversite eğitimi alıyor. Bu oran, sanılanın aksine oldukça düşük. Leemann, özellikle sağlık, mühendislik ve hukuk gibi alanlarda ciddi bir iş gücü açığı olduğuna dikkat çekerek, üniversite diploması sahibi olanların sayısının artması gerektiğini savunuyor.
Üniversite eğitimi alma kararında aile eğitiminin büyük rol oynadığını belirten Leemann, “Üniversite mezunu ebeveynlerin çocukları, üniversite diploması alma şansına iki kat daha fazla sahip oluyor” diyor. Bu durum, özellikle tıp ve hukuk alanlarında daha yaygın.
Yanılgı 3: "Üniversite Mezunları Daha İyi Kazanır"
Bu doğru bir bilgi. Leemann, “Mesleki eğitim iyi iş olanakları sağlasa da, üniversite diploması genellikle daha yüksek kazanç getiriyor,” diyor. Ancak hangi alanda eğitim alındığının da önemli olduğunu vurguluyor. Örneğin ekonomi, mühendislik gibi alanlarda mezunlar genellikle daha yüksek gelir elde ederken, sosyal hizmetler ve sağlık sektöründe kazançlar nispeten daha düşük olabiliyor.
Yanılgı 4: "Çok Fazla Üniversite Mezunu Var ve İş Bulamıyorlar"
Bu tamamen yanlış bir bilgi. Leemann’a göre, üniversite mezunları arasındaki işsizlik oranı %3'ten daha az. Ayrıca mezunların %80'inden fazlası, mezuniyetlerinden bir yıl sonra eğitimlerine uygun bir iş buluyor. Dolayısıyla, üniversite mezunlarının işsizlik oranı oldukça düşük.
Sonuç: Üniversite Eğitimi Hâlâ Değerli Bir Yatırım
Bu dört yanılgı, üniversite eğitimi hakkında yanlış bilinen birçok konunun başında geliyor. Üniversite eğitimi, bireylere daha iyi iş olanakları sunmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumun genel iş gücü ihtiyacını karşılamaya da yardımcı oluyor. Ancak, bu süreçte kişisel tercihler ve doğru bilgilere dayalı kararlar almak büyük önem taşıyor.