Demokrasi Güven Kriziyle Karşı Karşıya
Doğrudan Demokrasi Vakfı’nın Federal Konsey ve Parlamento’ya yazdığı açık mektupta, "Demokrasimiz derin bir güven krizine sürüklenmek üzere" denildi. Bağımsız platform We Collect'in yöneticisine göre, mektubu 10.000'den fazla kişi imzaladı.
Mektubun yazarları, yetkililerin etkili kontrol mekanizmalarına sahip olmadığını belirtiyor. Belediyeler her imza formundaki bilgileri kontrol etse de, sahte imza veya bilgileri tespit etme yeteneklerinin sınırlı olduğuna dikkat çekiliyor.
Doğrudan Demokrasi Vakfı’na göre, demokrasinin temelden tehdit edildiği bir yerde, ekonomik özgürlüklerin durması gerektiği vurgulanıyor.
Federal Meclis'te Fikir Ayrılığı
Parlamentoda sol kanat, ticari imza toplama faaliyetlerindeki dolandırıcılık olaylarına tepki olarak çeşitli öneriler sundu. Yeşiller Partisi’nden Greta Gysin, "Bu olayların ortaya çıkmasından üç gün sonra Devlet Politikası Komisyonu’nda bu durumu tartıştık" dedi. Ancak, komisyon çoğunluğu hızlı hareket edilmesi ve hızlı önlemler alınması gerektiği konusunda hemfikir olmadı.
Muhafazakar taraf ise daha az acil bir ihtiyaç görüyor: "İsviçre'de doğrudan demokrasi ve halk haklarıyla ilgili bir kriz yok" diyor FDP'den Christian Wasserfallen. Ona göre, dolandırıcılıklar ortaya çıkarıldı ve Federal Savcılık bu konuda bir ceza soruşturması yürütüyor. Bu nedenle durumun daha çok ceza hukuku çerçevesinde ele alınması gerektiği, siyasi bir müdahale gerektirmediği görüşünde.
Geçen hafta Federal Kançılarya tarafından yapılan bir açıklamada, "Oylamaya sunulan önerilerin yasal olmayan bir şekilde oluşturulduğuna dair güvenilir kanıt bulunmadığı" belirtildi.