Ancak bu konuda hükümetin önünde iki önemli engel bulunuyor: Koronavirüs pandemisinin ardından kamusal desteğin azalması ve sağlık sigortası şirketlerinin grip aşılarının maliyetini karşılamak istememesi. İsviçre Federal Aşılama Komisyonu (Ekif), grip aşısı oranlarını artırmak için gençleri ve çocukları hedef almayı planlıyor. Bu sayede yaşlı nüfus arasındaki grip kaynaklı ölümlerin de azaltılması hedefleniyor.
Japonya ve İngiltere'den gelen veriler, çocukların yüksek aşılama oranının yaşlılarda grip hastalığını azaltabileceğini gösteriyor. Ancak Ekif'in bu kampanyayı başlatmasının önünde iki engel bulunuyor. Birincisi, federal hükümet, koronavirüs pandemisinin ardından kamuoyunda düşük bir kabul görmeyi bekliyor ve ikincisi, bir kampanya ancak sağlık sigortası şirketlerinin herkes için aşı masraflarını karşılaması halinde mümkün olabilir. Ancak, sağlık sigortası şirketleri yalnızca Sağlık Sigortası Yasası kapsamında risk altındaki kişiler için ödeme yapmak zorunda olduğundan, mevcut mevzuat uyarınca bu mümkün değil.
Sağlık sigortası birlikleri, mevcut yasaların değişmeden kalması ve uygulanması gerektiğini savunuyor. Tıbbi açıdan bakıldığında uzmanlar ve dernekler federal hükümetin aşılama girişimini destekliyor. Ancak bu tür kampanyaların sosyal baskı yaratmaması ve gönüllülük esasına dayanması gerektiğini, çocuklar için bireysel yararın asgari düzeyde olduğunu ve istenmeyen etkilerin ortaya çıkabileceğini vurguluyorlar.
Federal hükümet, aşılar da dahil olmak üzere önleme tedbirleri için kamu finansmanı sağlayacak yeni bir 'Önleme Yasası' düşünüyor, çünkü Sağlık Sigortası Yasası yoluyla finansman sağlanamıyor. Aşılama da bu kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan grip ve koronavirüs rakamları da tartışma konusu. Daniel Koch, grip ve korona vakalarının istatistiklerinin çarpıtıldığını iddia ediyor ve mevcut verilerin sadece tıbbi tedavi gören kişileri yansıttığını söylüyor. Bu nedenle, grip ve korona vakalarının gerçek boyutlarını anlamak zorlaşıyor.