Önerinin Arkasındaki Destek ve Demokratik Gerekçeler
Öneriye destek verenler, yabancıların da yerel kararlarda söz sahibi olması gerektiğini savunuyor. Basel-Stadt Hükümeti Başkanı Conradin Cramer (LDP), bu durumu “demokratik bir eksiklik” olarak tanımlıyor ve “Vergi ödeyen bireylerin, paralarının nereye harcandığına karar verme hakkı olmalı” diyor. 32.000 yabancı, öneri kabul edilirse oy hakkı kazanacak. SP’li Büyük Konsey Üyesi Edibe Gölgeli de, “Yabancı komşularımız, iş arkadaşlarımız, arkadaşlarımız bu kentte yaşıyor, çalışıyor ve vakit geçiriyor. Onlara oy hakkı verme zamanı geldi,” diyerek öneriye destek veriyor.
Muhalefetin Görüşleri: Vatandaşlık Şart
Buna karşın, öneriye karşı çıkan SVP, FDP, LDP ve Merkez Partisi, oy kullanmak isteyenlerin İsviçre vatandaşlığına geçmesi gerektiğini savunuyor. SVP Büyük Konsey Üyesi Felix Wehrli, “Doğrudan demokrasimize katılmak isteyenler, vatandaş olmalı,” diyerek vatandaşlık şartının önemini vurguluyor. Wehrli, Basel-Stadt halkının bu tür bir düzenlemeyi geçmişte iki kez reddettiğini hatırlatarak halkın isteğine karşı çıkıldığını savunuyor. FDP üyesi Luca Urgese ise benzer bir önerinin yüksek yabancı nüfusa sahip Cenevre kantonunda bile reddedildiğini belirterek oy hakkına karşı çıkıyor.
İsviçre’nin Diğer Kantonlarındaki Durum
Basel-Stadt öneriyi kabul ederse, Jura ve Neuchâtel gibi Batı İsviçre kantonlarının izinden giderek kanton düzeyinde yabancılara oy hakkı tanıyacak. Ancak, Basel-Stadt'ta bu hak yalnızca oy kullanmakla sınırlı olacak; yabancıların hükümet veya parlamento üyeliği için aday olmaları gerekmeyecek. Oy hakkı tartışmaları devam ederken, İsviçre’deki bu kararın, Basel-Stadt'ın yabancı nüfusunun gelecekteki demokratik katılımını nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor.