İki ülke arasında tansiyon yükseldi

Pakistan, Hindistan’da yaşanan çatışmalar ve iki ülke arasında tansiyonun yükselmesi nedeniyle büyükelçisini geri çağırdı.

Pakistan Dışişleri Bakanlığı ofisi sözcüsü Muhammed Faysaa, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Büyükelçimizi Hindistan’da yaşanan yüksek tansiyon nedeniyle geri çağırdık. Bu sabah Yeni Delhi’den ayrıldı” ifadelerini kullandı.

40’TAN FAZLA ASKER HAYATINI KAYBETMİŞTİ

Hindistan kontrolündeki Cammu Keşmir’de Hint güvenlik güçleri ile bağımsızlık yanlısı direnişçiler arasındaki çatışmada 4 asker öldü, 1 asker ile 1 sivil yaralandı.

Hint polisi tarafından yapılan açıklamada, güvenlik güçlerinin bugün sabah saatlerinde başkent Srinagar’ın güneyindeki Pulwama bölgesinde militanların saklandığı ihbarı alınan bir köyü kuşattıkları belirtildi.

Açıklamada, köyde yapılan arama sırasında güvenlik güçlerine ateş açılması sonucu çıkan çatışmada, aralarında bir binbaşının da bulunduğu 4 askerin öldüğü, 1 asker ve 1 sivil yaralandığı bildirildi.

Hastaneye kaldırılan yaralıların durumunun ağır olduğu belirtilen açıklamada, köydeki silahlı çatışmanın sona erdiği, ancak güvenlik güçlerinin arama faaliyetini sürdürdüğü kaydedildi.

Cammu Keşmir’de perşembe günü bir askeri konvoya bombalı araçla yapılan saldırıda 40’dan fazla asker hayatını kaybetmişti.

Bölgede bugüne kadar Hint güvenlik güçlerine yönelik en kanlı saldırı olarak kayıtlara geçen söz konusu olayla ilgili Hint makamları, komşu Pakistan’ı suçlamış ve misilleme tehdidinde bulunmuştu.

“HİNDİSTAN’IN İDDİALARI BÖLGE GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDİYOR”

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sekreteri Tehmina Janjua, Şangay İşbirliği Örgütü üye ülkeleri ve Afrika ülkeleri büyükelçileriyle bir araya gelen Janjua, Hindistan kontrolündeki Keşmir’in Pulwama bölgesinde 44 Hint askerinin öldüğü saldırıyla ilgili açıklamalarda bulunmuş, Janjua, “Hindistan’ın Pulwama saldırısı üzerine yaptığı zarar verici propaganda ve iddiaları bölge güvenliğini tehdit ediyor.” diye konuşmuştu.

Janjua, geçmişte yaşanan benzer saldırılarda da Hindistan’ın soruşturma yapmaksızın hemen Pakistan’ı suçladığını ifade ederek, Hindistan’da kasıtlı olarak Pakistan karşıtı söylemlerin kullanıldığına işaret etti.

Aynı konuda açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Muhammed Faysal da Yeni Delhi yönetimine Keşmir’deki baskıyı azaltma ve diyalog çağrısında bulunarak, “İç politikaya yönelik açıklamalar hem zarar verici hem de aldatıcıdır. Hindistan red politikalarından vazgeçmeli ve diyalog yolunu izlemelidir.” ifadelerini kullanmıştı.

KEŞMİR SORUNU

İngiltere 1947’de Hindistan’dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir’i Hindistan veya Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı. Nüfusunun yüzde 90’ı Müslüman olan Keşmir halkı 1947’de Pakistan’a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Bu karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı.

Pakistan ve Hindistan’ın bölgeye asker göndermesi üzerine ise taraflar 1947’de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999’da da savaş çıktı.

Keşmir’in yüzde 45’i Hindistan’ın, yüzde 35’i Pakistan’ın kontrolünde bulunuyor. Bölgenin yüzde 20’sine ise Çin hakim durumda. Hindistan ele geçirdiği bölgeleri “Cammu Keşmir” eyaleti adı altında kendine bağladı. Cammu Keşmir, halen Hindistan’da Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu tek eyalet olma özelliği taşıyor. Pakistan ise kendi kontrolü altındaki Keşmir’e “Azad Keşmir (Bağımsız Keşmir)” ve “Gilgit Baltistan” adıyla iki özerk bölge statüsü verdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK),1948’den itibaren aldığı kararlarla Keşmir’in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmazken, Pakistan ise BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.