Büyük Konsey, daha önce hiç bu kadar büyük bir istifa dalgası yaşamamıştı. Son dört yılda 100 milletvekilinden 41’i istifa ederken, yedek üyeler de dahil edildiğinde bu sayı 55’e ulaştı. Bu oran, Vaud ve Jura kantonlarındaki istifa oranlarının iki katı.
Cenevre’de son yasama döneminde vekillerin %39’u görevlerini bırakırken, burada yasama süresi beş yıl. Federal düzeyde ise Ulusal Konsey’de istifa oranı %9’u geçmiyor. Bu veriler, Neuchâtel’deki istifaların olağan dışı olduğunu gösteriyor.
Yasal ama kurumsal imaj zedeleniyor
Kurumsal açıdan bakıldığında bu istifalar, seçim sistemine tamamen uygun. Orantılı temsil sistemi, görev süresi içinde vekillerin değişmesini mümkün kılıyor. Seçmenler önce bir parti listesine, ardından adaylara oy veriyor. Bu nedenle bireylerden çok fikirler ve siyasi programlar ön plana çıkıyor.
Bir milletvekili istifa ettiğinde, listede sıradaki aday onun yerini alıyor ve partinin Büyük Konsey’deki temsiliyetinde bir değişiklik olmuyor.
Ancak teknik detayların ötesinde, bu kadar fazla istifa partilerin ve kurumun imajını olumsuz etkiliyor. Bu durum, vatandaşların seçilmiş temsilcilerine olan güvenini sorgulamaya açan daha geniş bir sorunun parçası olabilir. Fakat bu güven kaybının ne kadar büyük olduğu ölçmek zor görünüyor.