
Şu sıralar Cenevre-Lozan trenleri yavaşlarken, Jura eteklerinde yaşayanlar ulaşımda göz ardı edildiklerini düşünüyor.
Bu demiryolu krizinin başlıca sorumlusu Fransa olsa da, Cenevre’nin geçmişte bu konuda yeterli vizyonu ortaya koyamadığı da bir gerçek. İsviçre Konfederasyonu ve CFF (İsviçre Federal Demiryolları), Romandie bölgesine yönelik yatırımlarda yetersiz kalırken, Lyon bağlantısı ise tamamen göz ardı edildi. Bugün Cenevre-Lozan hattındaki aksaklıklar devam ederken, Paris dışındaki uluslararası tren bağlantıları da ihmal edilmiş durumda.
Oysa bu hatların birbirinden bağımsız ele alınmaması gerekiyor. Sürekli büyüyen Fransa-Vaud-Cenevre bölgesi için demiryolu yatırımları açısından ortak bir strateji geliştirilmesi bekleniyor. Romandie’nin ulaşım altyapısını güçlendirmek, yalnızca İsviçre içi bağlantıları değil, güney Fransa, İspanya, Britanya, Londra ve Benelüks gibi önemli merkezlerle entegrasyonu da kapsamalı. Özellikle genç neslin düşük maliyetli uçuşlardan kaçınarak gece trenlerini tercih etmeye başlaması, modern ve cazip bir demiryolu alternatifine duyulan ihtiyacı daha da belirgin hale getiriyor.
Léman Express’in başarısı umut veriyor
Cenevre kantonu, batı tarafının önemini fark etti ve Léman Express’in günlük 70.000 yolcuyu aşan başarısı bunun en büyük kanıtı. İsviçre ve Fransa, teknik, kültürel ve politik farklılıklarına rağmen bu projede iş birliği yapabildiklerini gösterdiler. Eğer bu sınır ötesi iş birliği devam ettirilirse, Cenevre-Lyon hattı da kısa vadede daha sık seferler ve modern trenlerle iyileştirilebilir.