
Bern Üniversitesi’nde “Orta Asya Çalışmaları” programı kapsamında Tibet’in dini, sanatı, tarihi ve siyaseti öğretiliyor. Derslerde günlük konuşma dili yerine, Avrupa’daki Latince gibi daha çok tarihi metinleri anlamak için kullanılan edebi Tibetçe öğretiliyor.
Programdan yeni mezun olan Tenzin Yundung için bu eğitim büyük bir ayrıcalık: “Kendi dilimi ve kültürümü sadece özel yaşamda değil, akademik bir ortamda da öğrenme şansına sahip olmak benim için çok önemli.”
Resmî gerekçe: Yetersiz öğrenci sayısı
Üniversite, programı sonlandırma kararını öğrenci yetersizliği ile açıklıyor. Her ders için yalnızca 5 ila 10 kişi kayıt yaptırırken, yılda ortalama bir yüksek lisans mezunu veriliyor. Üniversitenin genel sekreteri Christoph Pappa, Tibetoloji’nin oldukça zorlayıcı ve özel bir alan olduğunu vurgulayarak “Çok az kişi bu alana girmek istiyor ya da kapasite buluyor. Mezun olunca da bu bilgiyle ne yapılabilir sorusu ortaya çıkıyor.” dedi.
Eleştiriler: Karar fazla basit ve vizyonsuz
Tibetçe derslerini bu yıl sonuna kadar verecek olan Yannick Laurent, yalnızca öğrenci sayısını gerekçe göstermenin yetersiz bir açıklama olduğunu savunuyor. Tibetçenin öğrenilmesinin zaman ve emek gerektirdiğini, ancak bunun Latince veya Çince gibi diğer zor dillerden farklı olmadığını belirtiyor. Ayrıca din bilimleri programlarında genel olarak öğrenci sayısında bir azalma olduğunu, bu durumun sadece Bern’e özgü olmadığını hatırlatıyor.
Tenzin Yundung ise kararın İsviçre ile Tibet toplumu arasındaki tarihi bağlara saygısızlık olduğunu söylüyor: “İsviçre, 1960’lı ve 1970’li yıllarda Tibetli mültecileri kabul eden ilk Batı ülkesi olmuştu. Babamın ailesi de o dönemde ülkeye sığınmıştı.”
Akademik karar, siyasi yankılar
İsviçre ve Avrupa’daki birçok Tibet derneği de karardan endişe duyuyor. Bu durumun, özellikle Çin’in resmi belgelerde “Tibet” adını silmeye çalıştığı bir dönemde, zaten kırılgan olan diaspora için olumsuz bir mesaj olduğu düşünülüyor. Paris ve Oxford’daki araştırmacıların da üyesi olduğu Uluslararası Tibet Çalışmaları Derneği, İsviçre’de bir akademik boşluk oluşmasından korkuyor.
Bern Üniversitesi ise bu programın 20 yıl önce emekli olmuş bir profesör etrafında şekillendiğini hatırlatarak, kendi sorumluluğunun “bilimsel, siyasi değil” olduğunu vurguluyor.
Alternatif çözümler gündemde
Tibetoloji eğitiminin İsviçre’de tamamen yok olmaması için bazı öneriler konuşuluyor. Bunlardan biri, programın Lozan Üniversitesi’ne taşınması. Lozan Üniversitesi’nin kütüphanesinde zaten zengin bir Tibet koleksiyonu bulunuyor. Ancak bu tür bir programın devralınmasının yüksek maliyetli olacağı belirtiliyor. Ayrıca Bern Kantonu Büyük Konseyi’ne bu konuda siyasi bir önerge de sunuldu.