Bu önemli buluntu, bölgenin Yeni Krallık dönemi boyunca Mısır’ın doğu sınırlarını savunmadaki stratejik rolünü bir kez daha gözler önüne seriyor.

Mezarın içinde ayrıca, kendisi de bir zamanlar asker olan Firavun Horemheb’e ait yazılı çanak çömlekler bulundu. Horemheb, III. Ramses’ten yaklaşık bir yüzyıl önce tahta çıkmıştı. Bu detay, mezarın ya da çevresindeki alanın zaman içinde yeniden kullanılmış olabileceğine işaret ediyor.

Mekânda bulunan önemli buluntular arasında, Ramesses III’ün ismini taşıyan altın bir yüzük, bronz ok uçları ve bir fildişi kutusu da bulunuyor.

Northeastern Mısır’daki Tell el-Maschuta bölgesinde yapılan bu olağanüstü keşif, Yeni Krallık dönemi (yaklaşık olarak MÖ 1550–1070 yılları arasında) sırasında bölgenin doğu sınırlarını savunmadaki stratejik rolüne ışık tutuyor.

Mezar, kumdan yapılmış tuğlalardan inşa edilmiş olup, ana mezar odası ve buna bağlı üç odadan oluşuyor. Oda duvarları beyaz sıva ile kaplanmış. İçeride, arkeologlar, gömülen kişinin yüksek statüsünü belirten bir dizi eser buldu.

Birleşik Krallık-Mısır arkeologları, 'önemli buluntu' olarak bir firavunun mezarını, bir yüzyıl sonra açığa çıkardılar.

Mezarda bulunan en önemli buluntulardan biri, Ramesses III’ün ismini taşıyan bir altın yüzük, bronz ok uçları ve küçük bir fildişi kutusuydu. Mezarın yüksek askeri öneme sahip birine ait olduğuna dair açık kanıtlar bulunuyor.

Başka bir ilginç buluntu ise, Ramesses III’ten bir yüzyıl önce hüküm süren Firavun Horemheb’in ismini taşıyan yazılı seramik kaplardı. Kendisi, tahtına çıkmadan önce bir askeri liderdi (MÖ 1323–1295), Horemheb’in isminin mezarda bulunması, sitenin zamanla yeniden kullanılmış olabileceğini gösteriyor.

Arkeologlar ayrıca, alabaster kaplar, yarı değerli taşlar ve Taweret ve Bes gibi koruyucu tanrıların figürlerini taşıyan amuletler ile Mısır mitolojisinde iyileşme ve sağlık sembolü olan Udjat Gözünü de keşfettiler.