Dünya’nın derinliklerinde, yaklaşık 4 bin 800 kilometre aşağıda bulunan iç çekirdeğin, bugüne kadar tamamen katı bir yapıdan oluştuğu düşünülüyordu. Ancak Nature Geoscience dergisinde yayımlanan yeni çalışma, iç çekirdeğin dış katmanının sanılandan çok daha yumuşak ve viskoz bir yapıya sahip olduğunu ortaya çıkardı.

İç ve dış çekirdek arasındaki etkileşim

Dünya’nın en içteki bölgesi olan iç çekirdek, büyük oranda demir ve nikelden oluşur ve yaklaşık 6 bin santigrat derece sıcaklık ile 3,64 milyon bar basınca sahiptir. Bu katman, daha önce tamamen katı bir yapı olarak kabul ediliyordu.

Ancak, iç çekirdeğin sıvı haldeki dış çekirdek tarafından çevrelendiği ve bu iki katman arasındaki etkileşimin, Dünya’nın hareketleri üzerinde belirleyici bir rol oynadığı düşünülüyor. Dış çekirdek, erimiş demir ve nikel karışımından oluşuyor ve sürekli hareket halinde. Bu hareket, Dünya’nın manyetik alanını oluşturan dinamik süreçlerin de kaynağını oluşturuyor.

Yeni araştırmaya göre, iç çekirdeğin dış katmanı beklenenden çok daha yumuşak bir yapıya sahip ve bu durum, iç çekirdeğin sıvı dış çekirdek ile daha fazla etkileşime girmesine neden oluyor. Bu katman zamanla değişim göstererek bazen sıvı dış çekirdeğe yayılıyor, bazen ise iç çekirdeğe daha sıkı bir şekilde yapışıyor.

Dünya’nın gün uzunluğu değişebilir mi?

Bilim insanları, iç çekirdeğin hareketinin ölçülebilir dalgalanmalara maruz kaldığını belirtiyor. Zaman zaman hızlanıp yavaşlayan bu hareketin, Dünya’nın gün uzunluklarını bile etkileyebileceği düşünülüyor. Ancak, bu dalgalanmaların kesin nedenleri hala tam olarak açıklanabilmiş değil.

Araştırmacılar, yeni bulguların Dünya’nın derinliklerindeki gizemleri çözmede önemli bir adım olduğunu ve iç çekirdeğin dinamik yapısının zaman içinde nasıl değiştiğini anlamamıza yardımcı olacağını belirtiyor.

Bu keşif, gezegenimizin iç yapısına dair bildiklerimizi yeniden değerlendirmemize neden olurken, Dünya’nın evrimi ve jeolojik süreçleri hakkında daha fazla bilgi edinmemize de kapı aralıyor.