Mayıs 2024 – Haziran 2025 dönemini kapsayan araştırma, 1,5 milyon rastgele konuşmanın incelenmesiyle hazırlandı. Şirket, bu çalışmayı “yapay zekânın gerçek kullanım alışkanlıklarına dair şimdiye dek yayımlanmış en kapsamlı analiz” olarak nitelendirdi.
Sonuçlara göre, ChatGPT etkileşimlerinin yüzde 30’u iş amaçlı gerçekleşirken, yüzde 70’i işle bağlantısı olmayan kullanımlardan oluşuyor. İş dışı kullanımın en yaygın biçiminin “gündelik görevler” olduğu ve bu görevlerin hem kişisel hem de profesyonel hayatta “ekonomik değer” yarattığı ifade edildi.
Danışman gibi görülüyor
Konuşmaların dörtte üçünde ChatGPT’den “pratik yönlendirme, bilgi edinme veya yazı desteği” talep edildi. Mesajların neredeyse yarısının doğrudan bir soru biçiminde olması, kullanıcıların ChatGPT’yi yalnızca görevleri yerine getiren bir araç olarak değil, aynı zamanda bir “danışman” gibi değerlendirdiğini ortaya koydu.
Mesajların yaklaşık yüzde 40’ı metin yazımı, planlama ya da programlama gibi görevleri içerirken, yüzde 11’i kişisel keşif, oyun veya yansıtma konularında oldu. Sosyal-duygusal destek ya da “yoldaşlık” üzerine olan konuşmalar ise yüzde 2’nin altında kaldı.
Profesyonel kullanımda yazım öne çıkıyor
Çalışmaya göre, ChatGPT’yi iş için kullananlar çoğunlukla iyi eğitimli ve yüksek ücretli mesleklerde çalışan kişiler. Bu grup, aracı baştan sona bir işi devretmek yerine, araştırma ve danışmanlık gibi noktalarda kullanmayı tercih ediyor.
İş amaçlı kullanımda en önemli pay yazım desteğine ait. Ancak genellikle ChatGPT’den doğrudan “sıfırdan” metin üretmesi beklenmiyor; kullanıcılar daha çok mevcut yazılarını düzenleme, yorumlama ya da çeviri konusunda yardım istiyor.
Kodlama ve yaratıcı içerikler hâlâ daha küçük bir alanı oluşturuyor; tüm soruların yalnızca yüzde 4’ü yazılım geliştirmeye dair. OpenAI, ChatGPT’nin özellikle “bilgi yoğun işlerde karar süreçlerine katkı sağlayarak yargı gücünü ve verimliliği artırdığını” vurguluyor.
Kadın kullanıcı sayısı arttı
Araştırmada ayrıca kadınların ChatGPT’yi geçmiş yıllara kıyasla daha yoğun kullandığı tespit edildi. Önceki dönemde cinsiyet farkı belirgin olsa da, 2025’te kullanıcı adlarının yüzde 52’si “kadın çağrışımlı” oldu. Bu oran 2024’te yüzde 37 seviyesindeydi.
OpenAI, mesaj içeriklerini sınıflandırmak için otomatik analiz araçları kullandı; böylece konuşmalar tek tek insanlar tarafından incelenmeden değerlendirildi. Çalışma, Harvard’lı ekonomist David Deming’in katkısıyla OpenAI’nin Ekonomik Araştırmalar ekibi tarafından yürütüldü.
