Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Yapay zekada yeni bir çağ başlıyor
‘Ajan yapay zeka’ nedir, hayatımızı nasıl değiştirecek?
Yapay zeka teknolojilerinde yepyeni bir dönem kapılarını aralıyoruz. Son dönemde sıkça duyduğumuz “ajan yapay zeka” veya “etken yapay zeka” kavramı, teknolojinin geldiği son noktayı ve gelecekte hayatımızda yaratacağı değişimleri anlamak açısından büyük önem taşıyor.

Peki, bu yeni nesil yapay zeka araçları ne anlama geliyor ve bizlerin günlük yaşantısını nasıl şekillendirecek?

2022 yılında OpenAI tarafından piyasaya sürülen ChatGPT’nin üçüncü nesil dil modeliyle başlayan üretken yapay zeka devrimi, üç yıl içinde çok büyük ilerlemeler kaydetti. ChatGPT ve benzeri sistemler, kullanıcıların yazılı komutlarına yanıt vererek metin, görsel, hatta video üretebilme becerileriyle hızla yaygınlaştı. Bu yapay zeka araçları, kısa süre içinde internette arama yapabilen, bilgi toplayan ve kullanıcıya kişiselleştirilmiş öneriler sunabilen yeni nesil arama motorları olarak da kendilerini kanıtladı.

Ancak asıl büyük sıçrama, bu yapay zeka modellerinin artık sadece komutlara yanıt veren pasif sistemler olmaktan çıkıp, kendi kendine karar alabilen, plan yapabilen ve harekete geçebilen “ajan” veya “etken” yapay zekalar haline gelmeleriyle başladı. Bu yeni yaklaşım, yapay zekanın gerçek birer asistan gibi çalışmasını mümkün kılıyor.

“Ajan” nedir, neden böyle adlandırılıyor?

İngilizce “agentic AI” olarak geçen terim, “etken” anlamındaki “agentic” sıfatından geliyor. Bu kavramın kökleri psikoloji alanına, özellikle Albert Bandura’nın sosyal bilişsel teorisine dayanıyor. Bandura, bireylerin çevrelerini nasıl aktif olarak şekillendirdiklerini ve bu etken rolü nasıl benimsediklerini inceliyordu. Yapay zekada ise bu, çevresini algılayan, hedef belirleyen ve bu hedeflere ulaşmak için aktif kararlar alıp hareket eden sistemler anlamına geliyor.

Bu yaklaşım, Alan Turing’in makine zekası çalışmaları ve Norbert Wiener’in sibernetik sistemlerle ilgili temel araştırmalarına dayanıyor. 20. yüzyılın ortalarından beri geliştirilen otonom karar alma sistemleri, 1990’larda resmi olarak “akıllı etken” tanımıyla kabul gördü.

2022’de ChatGPT 3 ile başlayan süreçte, yapay zekanın çok adımlı akıl yürütme yeteneği sınırlıydı. Google Brain araştırmacılarının “adım adım muhakeme” yaklaşımını önermesiyle, yapay zekalar daha karmaşık sorunları çözebilmeye başladı. Bunu “ReAct” (Reasoning + Acting) modelleri takip etti; bu modeller, yapay zekanın hem düşünmesini hem de harekete geçmesini sağlayarak ajan yapay zeka çağının temelini attı.

2023’te GPT-4 ile birlikte, yapay zeka sistemleri matematik, mantık ve programlama gibi alanlarda çok daha ileri düzeyde sonuçlar vermeye başladı. 2025 yazı itibarıyla ise ajan yapay zekalar piyasaya sürüldü ve bu modeller Google’ın Gemini ile ChatGPT gibi platformları, matematik olimpiyatlarında şampiyonluklar kazanacak seviyeye ulaştı.

Ajan yapay zekaların özellikleri ve yetenekleri

Ajan yapay zekalar, önceki jenerasyon yapay zekaların sahip olduğu içerik üretme, büyük veri analiz etme, kişiselleştirilmiş öneriler sunma gibi özelliklerin ötesine geçiyor. IBM’in tanımladığı üzere, ajan yapay zekalar:

  • Karar verme yeteneği: Önceden belirlenmiş hedefler doğrultusunda, insan müdahalesi olmadan ya da minimum müdahaleyle durumu değerlendirip en uygun eylem planını oluşturabilir.
  • Problem çözme: Algılama, akıl yürütme, harekete geçme ve öğrenme gibi dört aşamalı sistemle, gerçek dünyadaki sorunlara etkili çözümler geliştirebilir.
  • Özerklik: Kendi kendine öğrenme ve çalışma yeteneği, iş süreçlerini otomatikleştirip karmaşık görevleri minimum insan desteğiyle yerine getirmesine olanak tanır.
  • Etkileşim: Proaktif yapısıyla çevresinden gerçek zamanlı veri toplayabilir; örneğin, otonom araçlar gibi güvenli ve doğru kararlar alabilir.
  • Planlama: Çok adımlı stratejilerle karmaşık senaryoları yönetip hedeflere sistematik biçimde ulaşabilir.

Bu sayede ajan yapay zekalar, takvim kontrolü, toplantı organizasyonu, rapor hazırlama gibi günlük işlerde insanların asistanı gibi çalışabilir. Örneğin, haftalık ekip toplantısını uygun zamanlara göre planlayabilir, davetleri otomatik gönderebilir, toplantı notlarını çıkarabilir. Benzer şekilde satış verilerini analiz edip raporlar hazırlayabilir, tekrarlayan işlemleri tamamen otomatikleştirebilirler.

Bireylerin hayatında da ajan yapay zekalar; haftalık yemek planı hazırlayıp eksik malzemeleri sipariş edebilir, kişisel film önerileri sunup sinema bileti alabilir. Ancak kritik kararlar gerektiren satın alma işlemlerinde henüz insan onayı bekleniyor.

Google, OpenAI, Microsoft ve diğerleri: Ajan yapay zeka yarışı

Yapay zeka alanında rekabet, Google, Microsoft, OpenAI, Anthropic ve Perplexity gibi büyük firmalar arasında hızla ilerliyor. Ancak her bir şirketin ajan yapay zekaya yaklaşımı farklı.

  • Google: 2024’te çıkarılan Gemini 1.5 modeli, çok adımlı muhakeme yeteneğiyle Gmail, Takvim ve Drive gibi hizmetlere entegre edilerek gerçek bir asistan olarak görev yapıyor.
  • Microsoft: Kurumsal otomasyona odaklanan Microsoft Copilot (M365 Copilot) Outlook, Excel, Teams gibi programlarda görev yaparken, GitHub Copilot ise kod yazmaya destek oluyor. Ayrıca Azure AI Studio’da kullanıcıların kendi ajanlarını yaratmasına olanak sağlanıyor.
  • OpenAI: Daha esnek ve yaratıcı ajanlar geliştirmeye yoğunlaşan OpenAI, GPT-4 Agent modeliyle kod yazma, dosya okuma, rapor hazırlama, araç çağırma gibi pek çok farklı görevi gerçekleştirebiliyor.

MCP devrimi: Yapay zekayı her şeye bağlamak

Google ve Microsoft gibi firmalar, kullanıcıların bulutta ve cihazlarda depoladığı verilerle yapay zeka araçlarını entegre etme konusunda büyük avantajlara sahip. Ancak Anthropic firması, bu farklı veri ekosistemlerini birleştirecek bir teknoloji geliştirdi: Model Bağlam Protokolü (Model Context Protocol – MCP).

MCP, yapay zeka modelleri için bir “USB-C portu” gibi çalışıyor; farklı yapay zeka araçlarının çeşitli veri kaynaklarına ve uygulamalara standart bir şekilde bağlanmasını sağlıyor. Bu sayede, özel eğitim verileri hazırlamak veya manuel API entegrasyonları yapmak zorunda kalmadan, gerçek zamanlı verilere erişim ve kullanımı mümkün hale geliyor.

Bu teknoloji sayesinde, bir yönetici örneğin ajan yapay zekasına “Bu hafta kimler yıllık izinde? Son satış raporunu özetle” dediğinde, MCP arka planda İnsan Kaynakları sisteminden izinli çalışanları çekiyor, satış veritabanından raporu alıyor ve takvime ilgili uyarıları ekliyor. Tüm bu işlemler insan müdahalesi olmadan otomatik olarak gerçekleşiyor.

Google, OpenAI ve Microsoft, MCP ekosistemini destekleyerek ajan yapay zekaların daha etkin ve geniş çaplı kullanılmasını sağlıyor.

Arama motorlarının geleceği: Google’ı devirebilir mi?

Perplexity AI ise ajan yapay zekayı farklı bir yönde kullanıyor; araştırma ve bilgi toplama odaklı gelişiyor. Akademisyenler ve gazeteciler arasında popüler olan Perplexity, 2024’te çok adımlı muhakeme yeteneği kazandı. Ardından “ajan sohbet modu” özelliği geldi. Kullanıcıların verdiği görevleri planlayıp, araştırma yaparak yerine getirebiliyor.

Perplexity’nin yakın zamanda çıkardığı Comet isimli yapay zeka tabanlı masaüstü tarayıcı, Chrome’a rakip olarak öne çıkıyor. Kullanıcılar, Google hesaplarını Comet’e bağlayıp favori içeriklerini kolayca aktarabiliyor. Comet, makale ve haber özetleri çıkarıyor, karar süreçlerinde destek sağlıyor.

Bütün bunlar, Google’ın klasik arama motoru konumunu sorgulatıyor. 2025 sonu ve 2026’da, ajan yapay zekaların yaygınlaşması Google’a yeni bir rekabet ortamı yaratacak.

İş dünyasında ve toplumda ajan yapay zekanın etkileri

Yapay zekadaki bu dönüşüm, iş hayatında devrim yaratacak. İK, hukuk, pazarlama, satış, üretim gibi sektörlerde yüz binlerce işi otomatikleştirebilir. Bazı uzmanlar, önümüzdeki birkaç yıl içinde iş kayıplarının artabileceğini, çalışan profillerinin değişeceğini ve iş piyasasının dönüşeceğini öngörüyor.

Öte yandan ajan yapay zekalar, küçük işletmelerden büyük şirketlere kadar verimliliği artırabilir, tekrarlayan görevlerde zaman tasarrufu sağlar ve insanların daha yaratıcı, stratejik işlere odaklanmasına olanak tanır.

Kişisel yaşamda ise, bireyler daha fazla zaman kazanacak, günlük rutinlerini yapay zekaya devrederek rahatlayacak.

Yapay zekada “ajan” dönemi, teknolojinin daha otonom, etken, esnek ve insana yakın çalışabilen bir evresine işaret ediyor. Google, Microsoft, OpenAI gibi devlerin öncülüğünde hızla ilerleyen bu teknoloji, günlük yaşamdan iş dünyasına kadar her alanı dönüştürecek. Bilim insanları ve uzmanlar, önümüzdeki 6 ay ila birkaç yıl içinde ajan yapay zekaların yaygınlaşacağını ve bunun toplumsal, ekonomik etkilerinin derin olacağını belirtiyor.

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Haberler
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video