Çocuk sahibi olduğumda ben de çoğu insan gibi aslında ne yapacağımı pek bilmiyordum. Bildiğim ve yaşadığım tek şey ben kendi anne ve babamın beni yetiştirirken yaptığı hataları yapmak istemiyorum bilgisiydi. Ne kadar iddialı değil mi? Çok okudum mesleğim gereği de zaten çocukları çok gözlemliyor ve süper ilişkiler kurabiliyordum. Bir yanıyla da kendime güveniyordum yani. Ama bilfiil yaşamak bambaşkaymış.
Pinokyoyu asmasınlar
Pinokyo’yu bilirsiniz. Yalnız, yetenekli, iyi, yaşlı bir kuklacının; Gepetto Usta’nın kabul olan duası… Yalnızlığının ilacı, biricik oğlu. Tahtadan mahtadan bir kukla da olsa onun sevgili oğlu. Dahası ele avuca sığmayan, söz dinlemeyen bir çocuk. En büyük hayali gerçek bir çocuk olmak. Bütün çocukların isteği de bu değil midir zaten? Çocukluğunu doya doya gerçek bir çocuk gibi yaşamak. O çocukluk ne kadar keşif dolu, ne kadar oyun dolu ve mutlu geçerse, çocuk ileride o kadar mutlu bir insan olabiliyor. Bunu da büyüdükçe öğreniyor insan.
Çicek ile Kelebek ( Bir Endonezya Masalı)
Masal = Paylaşmak
Bu gün sizlerle tanıştırmak istediğim arkadaşım, hayata 1-0 yenik başlayanlardan biri. O, ayakkabı tamircisi bir baba ile çamaşırcı ve de alkolik olduğu söylenen bir annenin biricik oğulları, üstelik dedesi de bir akıl hastası. Bütün bu fakirlik ve olumsuzluklar içinde evin tek çocuğu olarak en zevk alarak yaptığı şey ne mi? Tabii ki her daim hayaller kurmak.
Aziz Mahmut Hudai Hazretleri’nin duası
Aziz Mahmut Hudai Hazretleri bu güzel duayı asırlar önce etmiş. Duanın manasına gelince, Hazret, fırtınalı bir günde dönemin padişahının davetine gitmek istemiş…
Mohan Maaf Lahir Dan Batin
